3-Suyun Kullanımıyla İlgili İhtilaflar: Suyun kullanımına ilişkin sorunlar da bölgede sıklıkla yaşanan sorunlar arasındaydı. Bu sorun da, aynen arazi anlaşmazlıklarında olduğu gibi insanları rahatsız eden, köylerde rahat ve huzuru kaçıran, insanları meşgul eden, sonu husumet ve daha büyük sorunlara kadar giden toplumsal bir rahatsızlık konusuydu. Sorunun olduğu ve bu sorunun Cemaat'e intikal ettirilerek çözüm getirmesi istenen bütün yerlerde, suyun kullanımıyla alakalı yaşanan anlaşmazlıklar adil ve hakkaniyete uygun çözümlerle ortadan kaldırılmıştır. 4-Namus Davaları: Namus davaları, bölge genelinde yaşanan temel sorunlardan bir diğeriydi. Elbette, diğer sorunlar gibi, bu sorun da maalesef İslam'ın yaşanmamasından kaynaklanan bir sorundu. Zira İslam'ın yaşandığı yerlerde bir Müslüman'ın namusu, diğer Müslüman kardeşleri tarafından korunması gereken bir emanet olarak görülürdü. Peygamber Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam; "Her Müslüman'ın malı, kanı ve ırzı diğer Müslüman'a haramdır" diyerek ırzların güvenliğini sağlamıştır. Ancak İslam'dan uzaklaşan ve şehvetlerinin esiri olan insanlar, İslam'ın bu hükmünü sıklıkla çiğnemeye, kendi komşusunun ırzına dahi yan gözle bakmaya başladılar. İşte bu yüzden büyük sorunlar yaşanıyordu. Yaşanması da doğaldı, çünkü namusa halel gelmesi, insanların şeref ve haysiyetine vurulan en büyük darbelerden birisiydi. Toplumda çok sık yaşanan bu sorunlara da çözümler getirip arabulucu olan Cemaat, insanları bu konuda da rahatlatmış ve onlarca sorunun ortadan kalkmasına vesile olmuştur. Ancak Cemaat'in bu konuda arabulucu olup çözümler getirmesinden ziyade, bu sorunu tamamen ortadan kaldırma yolunda çalışmalar yapmıştır. Harama gidecek yolları ortadan kaldırarak haramın işlenmesini en aza indirme yönünde önemli çalışmalar yapmıştır. Öncelikle tesettürün yaygınlaşması, haremlik-selamlık uygulaması, kırsal kesimde su getirmeye, süt sağmaya ve benzeri yerlere giden kadınların İslamî tesettüre riayet etmesi ve tek başlarına gitmemesi gerektiği konusunda önemli mesafeler kaydedildi. Yaşı gelen kız ve erkeklerin evlendirilmesi için teşvik yapılıp bunun önündeki engellerin kaldırılması ve evliliğin kolaylaştırılması yönünde bilinçlendirmeler yapıldı. Aynı şekilde karşılıklı gönlü olan kız ve erkeklerin birbirleriyle evlendirilmeleri sağlandı. Cemaat'in çalışmalarını yürüttüğü yerlerde, getirdiği buna benzer daha değişik önlemler ve tedbirlerle, insanların şeref ve onuruna vurulan ve insanları toplum nezdinde küçük düşüren namusa yönelik saldırılar yok denecek kadar azaldı. 5-Kız Kaçırmalar: Kız kaçırmalar, bölge toplumunda çok yaygın yaşanan bir diğer olgu idi. Her toplumda yaygın olan bu olgu, bölgede yaşandığında daha değişik sorunlara neden oluyordu. Çünkü böylesi bir hadise, bölge halkı arasında; "Ne var canım, gençler birbirlerini sevmiş de kaçmışlar" şeklinde basit bir yaklaşımla algılanmıyordu. Bu durum, bir namus davasına dönüşüyor, düşmanlık, ölüm ve ardından kan davalarına kadar uzanan olaylara neden olabiliyordu. Bu tür sorunları yaşamış olan ve bu yüzden de birbirlerine husumet güden aile ve aşiretler, Cemaat'in arabuluculuğunda barışıp husumetlerine son veriyorlardı. Cemaat, bu tip sorunların daha başlamadan bitmesi için, evliliklerin karşılıklı rıza esasına göre yapılması esasının oturması için ön ayak oldu. Çünkü kız kaçırma olaylarının bir boyutu da, ailelerin kızlarını istemeği birisiyle evlendirmeye çalışmalarıyla alakalı bir durumdu. İstemediği birisiyle zorla evlendirilmek istenen, ancak buna razı olmayan genç kız, çözümü kaçmakta buluyordu. İşte bunların olmaması ve evliliklerin kız-erkek arasında, karşılıklı rızanın gözetilerek yapılması için yoğun çaba sarf eden Cemaat, İnsanların bu konuda bilinçlenmesi, zihinlere ve geleneklere yerleşmiş olan kalıpların kırılması yönünde gerekli olan çalışmaları yapmakta geri kalmadı. 6-Aile İçi Anlaşmazlıklar: Cemaat'in arabulucu olduğu ve çözüm getirdiği bir sorun da, aile içi anlaşmazlıklar olmuştur. Her ne kadar ailevi sırların öğrenilmesi riskine karşı ailelerin tepkisel davranması ihtimali bulunsa da, Cemaat böylesi sorunları yaşayan ailelerin arasını düzeltmek ve onları barıştırmak için arabulucu olmaktan çekinmemiştir. Bu sorun için Cemaat'in arabulucu olduğu ve çözüm getirerek aile içi barış ve huzuru tesis ettiği vakaların sayısı pek çoktur. 41/99 |