Cenab–ı Allah’ın Hizbullah Cemaati’nin takva, ihlâs ve kardeşlik üzerine kurulu halis ve safiyane çalışmalarını koruyup geliştirmeye yönelik yardımları sayesinde, dün tutmayan ve aleyhlerine dönen iftiralar, inşaallah yine tutmayacak ve müfterilerin kara yüzlerine silinmeyecek bir leke olarak yapışacaktır. Müfteriler, Cemaat’in takva ve ihlâs üzerine kurulu çalışmalarını sekteye uğratmak için diledikleri tuzakları kurmakta, diledikleri iftiraları atmakta ve diledikleri şekilde karalama faaliyetlerinde bulunmakta serbesttirler. İnanıyoruz ki onların hiçbir faaliyeti, Cemaat’in halkın gözündeki ve gönlündeki saygınlığına zarar veremeyecek, halkın Cemaat’e yönelik umutlarını kıramayacak, halkın Cemaat’i sahiplenmesinin önünü alamayacaktır. Ve yine inanıyoruz ki, müfterilerin kurdukları tuzaklar kendi aleyhlerine dönecek, Allah’ın izniyle kazdıkları kuyulara kendileri düşeceklerdir. Rabbimiz, Yüce Kitabında şöyle buyurmaktadır:

“…Onlar düzen kurarken, Allah da düzenlerini bozuyordu. Allah düzen yapanların en iyisidir.” (Enfal Suresi: 30)

Temiz ve pak Hizbullah Cemaati’ne yönelik iftiraları ve bunlara karşı verilecek cevapları iki başlık halinde ele alacağım. Bunlar;

1–90’lı yıllarda atılan iftiralar ve karalama faaliyetleri.

2–Ergenekon soruşturması kapsamında atılan iftiralar ve karalama faaliyetleri.

Aslında nitelik olarak baktığımızda, her iki dönemde atılan iftiraların ve karalama faaliyetlerinin aynı olduğunu, buna karşılık işin bayraktarlığını yapan güç odaklarının değiştiğini, müfterilerin dünya görüşü, fikir ve ideoloji bakımından taban tabana zıt olmalarına rağmen aynı amaç doğrultusunda, aynı çıkar hesaplarıyla hareket ettiklerini ibretle görmekteyiz. Bu ibretlik çıkar ortaklığının ortaya koyduğu hakikat, müfterilerin isim ve sıfatları, dünya görüşleri, fikir ve ideolojileri, inanç değerleri ne olursa olsun, Müslüman Kürt halkının özüne dönmesini, İslam’la buluşmasını, ferdi, ailevi ve içtimai hayatında İslam’ı hâkim kılmasını engellemeyi amaçladığıdır. Böylece Müslüman Kürt halkı ya hurafelerle doldurulmuş bir İslam ile avutulup pasif kalması sağlanacak ya da başka ideolojilere doğru itilip sürekli çatışmalarla geri bırakılarak bölge ve bölge halkı üzerinde çıkar hesapları olan güç odaklarının rahat bir şekilde cirit atması sağlanacaktır. Cumhuriyetin kuruluşundan beri bu böyle olmuş, devlet uyguladığı politikayla bu hakikati defalarca ispatlamıştır.

Dün tutmayan iftiraların, Allah’ın izni ve yardımıyla bugün de tutmayacağını bütün Müslüman halkımıza müjdeleyerek iftiraların detayına geçiyorum:..

74/99