Bir yarısı Türkçe diğer yarısı da İngilizce olan Dar-Win (Dar pencere) tamda bu ekol sahiplerinin ruh halini anlatır bir durum arz etmektedir. Gözlerini kısıp da haktan ve hakikatten uzak yaşayanlar, azgın nefslerinin ihtiraslarını tatmin etmek isteyen ve her halükarda Allah inancı ve fıtratın derinliklerine kazılmış hesap gününü örtmek isteyenler, bu tür çirkin hesapların peşinde koşar dururlar, ne diyelim … Neyse lafı uzatmadan mizah yönü ağır bastığı kadar düşündürücü de olan bir fıkrayı sizlere sunuyorum. Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafındaki güzelliklere bakıyormuş. "- Evrim ne güzellikler yaratıyor!" diye düşünüp mest oluyormuş. Birden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovalamaya başlamış. Adam bütün gücüyle kaçıyormuş ama her arkasına bakışında ayının daha yaklaşmış olduğunu görüyormuş. Dakikalarca süren bir kaçışın sonunda adamın ayağı yerdeki bir dala takılmış, ayı da adamın üzerine atlamış ve pençesini kaldırmış. Tam vurmaya hazırlanırken adam: "- TANRIM!!!" diye bağırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, ormandaki nehir bile akmaz olmuş. Bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık huzmesi adamın üzerine parlamış. Çok derinden gelen ilahi bir ses adama: "- Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bağladın, sana bu durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım?" demiş. Adam utanç içinde: "- Biliyorum bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksızlık, ama belki ayıyı dindar yapabilirsiniz" demiş. Ses: "- Peki." diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış. Her şey eski haline dönmüş. Ayı pençesini indirmiş ve ardından iki pençesini de göğe doğru çevirmiş, ve konuşmaya başlamış: "Allah'ım, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun verdiğin nimetlere." HAYAT VE HÜRRİYETİN GERÇEK SAHİPLERİNE SELAM OLSUN… ORHAN YAPICI |