Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

SEFİL ZİHNİYETİN SEFİH TAKTİĞİ / M. ALİ NUR

Kur’an’ı Kerim; Peygamberlerin (as) kıssalarıyla tehvid mücadelesini anlatırken aynı zamanda değişmeyen iki temel hususu da gözler önüne sermektedir.

Birincisi; bütün Peygamberlerin aynı tevhid inancını tebliğ ettikleri,

İkincisi; tevhid inancına karşı çıkanların, Peygamberler ve beraberlerindeki inananlara karşı aynı zihniyetle hareket edip aynı taktiklere başvurdukları….hakikatidir ki, onları kötü vasıflarla vasıflandırıp yalan ve iftirayı esas alan karalamalarda bulunagelmişlerdir.

Bu zihniyet; iftiraya dayalı çirkin bir mücadele taktiğidir.

Ve bu taktik; İslam düşmanlarının Müslümanlara karşı sürekli kullandıkları bir psikolojik silahtır. Tıpkı günümüzde İslami kesimlere ve özellikle Hizbullah’a karşı yapılanlar gibi.

Kur’an, bu zihniyeti tahkir etmekte ve bu zihniyet sahiplerini tehdit etmektedir.

Müddessir suresinin 11-29 ayetlerinin nüzul sebebini teşkil eden ve söz konusu bu hakikate örneklik teşkil eden bir hadise şöyledir:

Bir gün Ebu Cehil, Ebu Leheb, Ebu Süfyan, Ümeyye b. Halef, Nadr b. Haris, As b. Vail, Mutim b. Adiyy gibi Kureyş ileri gelenlerinin bir arada bulunduğu bir topluluk, Velid b. Muğire’nin yanında, Darün-Nedve’de toplandılar. Velid b. Muğire onların içerisinde yaşlı ve aynı zamanda büyük bir nüfuza sahip idi. Darün-Nedve denilen yer ise, onların meclisi idi.

Velid b. Muğire onlara şöyle dedi : “Ey Kureyş cemaati! İşte Hac mevsimi geldi. Bu mevsimde Arap kabileleri ve heyetleri yanınıza geleceklerdir. Tabi ki adamınızın (Rasulullah’ı kastederek) işini (Risaletini) de duymuş bulunuyorlar. Onlar Hac günlerinde yanınıza gelince, Muhammed hakkında size birtakım sorular soracaklardır. Kiminiz ‘O bir sihirbazdır’ diyecek, kiminiz ‘O bir şairdir’ diyecek, kiminiz de ‘O bir kahindir’ diyecek. O’nun hakkında ihtilafa düşeceksiniz. Halk da bu kadar şeylerin bir kimsede birleşmeyeceğini anlayacak, sözlerinize kulak asmayacak­tır. Siz onun hakkında bir tek görüşte birleşin. Birbirinizi yalanlayıp, birbirinizin sözünü reddedip de anlaşmazlığa düşmeyin” dedi.

Onlar da : “Ey Abduşşems'in babası! Haydi sen bizim için bir şey söyle, bir görüş ileri sür de O’nun hakkında öyle söyleyelim” dediler.

Velid b. Mugire : “Hayır! Siz söyleyin, ben dinleyeyim (bakıp değerlendireyim)” dedi.

Kureyşliler : “Kahindir deriz” dediler.

Velid b. Muğire : “Hayır! Vallahi O bir kahin değildir! Kahinleri görmüşüzdür. O’nun okuduğu şeyler ne kahin mırıldanışı, ne de kahin düzmesidir. Kehanet sahibi olan doğru da söyler, yalan da söyler. Biz şimdiye kadar Muhammed'de hiçbir yalan görmedik ki” dedi.

Kureyşliler : “O mecnundur (Delidir) deriz” dediler.

Velid b. Mugire : “O mecnun da değildir! Biz delilikleri ve delilik alametlerini çok iyi biliriz. Onun ne boğul­ması, ne çarpılıp titremesi, ne de evhamlanması var” dedi.

Kureyşliler : “ O şairdir deriz" dediler.

Velid b. Mugire : “O şair de değildir! Biz şiirin her çeşidini; recezini, hacezini, karizasını, makbuzasını ve mebsutasını çok iyi biliriz. Onun okudukları şiir değildir” dedi.

Kureyşliler : “Öyle ise O sihirbazdır deriz” dediler.

Velid b. Mugire : “O sihirbaz da değildir! Biz sihirbazları ve yaptıkları sihirlerini görmüşüzdür. Onun okuduk­ları ne sihirbazların okuyup üfledikleridir, ne de düğümleyip bağladıklarıdır” dedi.

Kureyşliler : “Ey Abduşşems'in babası! Haydi o zaman sen söyle, ne diyelim?” dediler.

Velid b. Mugire : “Siz O’nun hakkında dile getirdiğiniz şeylerden hangisini söylerseniz, boş ve yersiz olduğu anlaşılır. Bence, yine onun hakkında 'Sihirbazdır' demeniz, herhalde akla en yakın olanıdır. Çünkü O’nun getirdiği söz bir sihir gibidir ki; insanın babasıyla arasını açıyor, insanın kardeşiyle arasını açıyor, insanın karısıyla arasını açıyor, insanın kabilesiyle arasını açıyor” dedi.

Bunun üzerine Velid b. Muğire’nin yanından dağılan Kureyş Müşrikleri, Mekke’de başlarına topladıkları insanlara ; “Muhammed sihirbazdır” deyip halk arasında bunu yaydılar. Hac mevsiminde de halkın gelip geçeceği yollara ve bulundukları mevkilere dikilip aynı yaygarayı yaptılar. Böylece kendisine ulaşıp Rasulullah (sav) hakkında bu çirkin propagandayı yapmadıkları ve Rasulullah (sav) ile görüşmekten sakındırmadıkları kimse bırakmadılar. (Siyer-i İbni İshak, İbni Hişam ve Asım Köksal’ın İslam Tarihi’ne bakılabilir)

Peki Kureyş Müşrikleri bunu neden yaptılar dersiniz? Muhammed’in (sav) sihirbaz olmadığını iyi bildikleri halde, neden O’nu böyle bir vasıfla vasıflandırıp yayma yoluna gittiler? Neden doğrudan Muhammed’in (sav) getirdiği dini anti propaganda malzemesi yapmadılar da, kendisini direkt hedef aldılar? Halbuki onlar ve civar Arap kabilelerinin tümü puta tapmaktaydılar. Muhammed’in (sav) getirdiği dinin, kendi putlarına ve ilahlarına karşı olduğunu ve reddettiğini söyleyebilirlerdi. Nitekim Rasulullah’ın kendisiyle yüz yüze konuşurken bunu yapıyorlardı, ayrıca kendi aralarında konuşurken de Muhammed’in (sav) tebliğ ettiği tevhid dininin; kendi ilahlarını reddettiğini, ilahları bir tek ilah haline getirdiğini, insanların öldükten sonra tekrar dirileceğini haber verdiğini alaylı bir şekilde söyleyerek bu inanca şiddetle karşı çıkıyorlardı.

Acaba burada onların gerçek hedefi vahiyle gelenler değil de Muhammed’in (sav) kendi şahsı mıydı? Hiç şüphesiz Muhammed’in (sav) kendi şahsı ile bir problemleri olmamıştı ve O (sav) hedef olamazdı. O (sav); Peygamber seçilip İslam dinini tebliğ etmeye başlamadan öncesine kadar kendi aralarında en çok güvendikleri, para olarak kullandıkları altın ve gümüşlerini yanına emanet bıraktıkları ve çok güvenilir anlamında “El Emin” diye vasıflandırıp Muhammed ül-Emin şeklinde hitap ettikleri biriydi. Ancak İslam dinini tebliğ etmeye, putlarını yermeğe ve kendilerini İslam’a davet etmeye başlayınca, en çok düşmanlık yapmaya başladıkları, hatta düşmanlıkta kendisine karşı hepsinin birleştikleri kişi haline geldi. Dolayısıyla Kureyş Müşriklerinin hedefi Muhammed (sav) değil, O’nun getirip tebliğ ettiği şeydi. Yani İslam’ın bizzat kendisiydi.

Evet! Buna rağmen İslam dinini doğrudan hedef almayıp Muhammed’in (sav) şahsını hedef alarak çirkin vasıflarla vasıflandırıp halk arasında aleyhte propaganda yapmaları, günümüzde İslam ve Müslümanlar aleyhinde yapılanlarla benzeşmesi açısından üzerinde durulması ve düşünülmesi gereken önemli bir konudur.

Ne demişler; anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna bile az…

Allah’a emanet olun.

M. ALİ NUR

Diger Basliklar
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -43
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -42
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -41
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -40
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -39
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -38
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -37
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -36
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -35
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -34
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -33
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -32
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -31
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -30
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -29
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -28
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -27
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -26
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -25
   POLİS VE JİTEMİN İFSAT YÖNTEMLERİ -24
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git