İslam dünyası, yıllardır dayatılan emperyalist kaynaklı diktatörlüklere karşı asrın isyanını başlattı. Batı sömürgeciliğinin ikinci evresinde parçalara ayrılıp işbirlikçilerin katkılarıyla sömürülen Müslüman halklar, kafa koltukta meydanlara inmeye başladılar. Bir yandan katliamlar sürerken, diğer yandan aşağılık sistemlerden kurtulmaya çalışan insanlar zalimlere karşı direnmeye çalışıyorlar. Bizim de insanımız zulmün farklı boyutlarını yaşadı. İnkârlar, dayatmalar, zindanlar ve katliamlar insanımıza büyük acılar yaşattı. Halkımızı dönüştürmek için yoğun programlar uygulandı. Dinimizden neş’et eden kültürümüzü ve değer yargılarımızı değiştirme çabaları hiçbir zaman son bulmadı. Toplumsal zaaflardan istifade edilerek en hassas noktalardan sızma çabaları aldı başını yürüdü. İslami ahlak ve kültürün toplum hayatından ebediyen yok edilmesi için her yola başvuruldu. Dayatılan Batı hayatının topluma yerleşmesi ve kültür halini alması için halkımız ağır baskılar altında tutuldu. Uzun soluklu yoğun çabalara ve dayatmalara rağmen halkımızı dinsizleştirmeye muvaffak olamadılar. Bugün halkımız iyi bir damar yakaladı. Fıtratının sesine kulak vermeye ve meydanlara inmeye başladı. Peygamber sevdası, ruhunun derinliklerinde bulunan özün etrafını kuşatan kabukları kırmaya başladı. Peygamber Sevdasının çağrısına “evet” diyen halk, Batılı sistemleri kabul etmediğini, İslam’dan başka bir değerinin olmadığını ortaya koydu. Diyarbakır, İslam’dan soyutlamak için onlarca yıldır oynanan oyunların nasıl bertaraf edileceğinin ve İslam düşmanlarının hesaplarının nasıl bozulacağının şifrelerini ortaya koydu. Ahlakının, kültürünün, istikametinin ve özgürlük arayışının İslam şemsiyesi altında gerçekleşeceğini gösterdi. Müslüman Kürd halkı üzerinde derin hesap yapanları şaşkına çevirdi. Uzun süreli planlarını darmadağın etti. Bundan dolayı sansürü tercih ettiler. Bir milyon Peygamber sevdalısının Diyarbakır’dan dünyaya haykırışına kulaklarını ve gözlerini kapadılar. Hesaplarını altüst eden Peygamber sevdasını engellemek için çabalayacaklar. Şeytani planlar yapacaklar. Daha önce yaptıkları gibi yalan ve iftira kampanyaları başlatacaklar. Özellikle son 10-15 yıldır çılgınca yürüttükleri gibi… Dileriz ki şaşkınlığı bırakır insanlığa rahmetle gelen o kutlu Peygamberin (sav) sevdasına sığınarak kendilerine çekidüzen verirler. Bugüne kadar yaptıkları kötülüklerden pişmanlık duyarlar. Ancak, hep kötülükte ısrar etmeleri, hep ahlaksızlığı dayatmaları ve hep İslami sembollere düşmanlıkları böyle bir ümidi buharlaştırıp yok ediyor. Peygamber sevdasına koşanlar ümit kapılarını ardına kadar araladı. Müslüman halkın biricik yolunun İslam olduğunu ortaya koydu. Peygamber ayına dönüşen Nisan yeni bir dirilişin müjdecisi oldu. Ancak, Peygamber sevdalılarının asıl görevi şimdi başlıyor. Bu sevda sözden hayata aktarılmalı ve insanımızın hayatını kuşatmalıdır. Hayat, Peygamberin getirdikleriyle şekillenmeli. Peygamberin getirdiklerinin rengini taşımalı. Aile hayatına ve toplum hayatına İslam hükmetmeli… Diyarbakır milyonluk haykırışıyla Arafat Tepesini anımsatıyordu. Burada toplanan Müslüman Kürd halkı İslami olmayan her şeyden beraatını ilan etti. Biricik numune ve yönlendiricisinin Peygamber (sav) olduğunu haykırdı. İnşallah Hz. Peygamberin bereketiyle, O’nun kutlu sevdası ışığında bu ilahi çağrı bayrak bayrak dalgalanacak. Ailelerimiz ve toplumumuzu İslami ruhla diriltecek. Ve hayatlarımıza tümüyle hükmedecek. 24 Nisan’da insanlarımızı İstasyon Meydanına toplayan Peygamber sevdası, onları 365 gün boyunca İslam’la iç içe kılmalı. Onların bütün hayatını kuşatmalı. Halkı Peygamber sevdasına çağıran gayretli insanlar, bu sevdayı bütün yıla yaymak için yoğun çaba içerisine girmeli. Peygamberi sevdanın bütün hayatı kuşatması için çalışılmalı. Milyonu bu sevdanın şemsiyesi altında toplayanlar surda büyük bir gedik açtılar. Bundan sonraki işleri fazla da zor değil. Ancak Allah’a tevekkül, sabır, çözülme ve eğilme kabul etmeyen azim ve irade, güzel bir program, yoğun bir çaba ve Allah’ın izniyle fevç fevç İslami hayata koşan, hayatlarını İslam’la şekillendiren ve köklerine dönen bir halkla karşılaşacaklar. Bir milyon Müslümanı Peygamber sevdasına yönlendiren Allah Teala, sabırlı, ihlaslı ve yorulma bilmez çabaların sonucunu çok daha bereketli meyvelerle verecektir İnşallah. M.EMİN ÇELİK |