Allah’ın
adıyla!
ALLAH’IN GÜZEL İSİMLERİ
EL-VEKÎL
Bu ismi şerif; kendisine iş ısmarlanan, vekalet eden, kendisine havale edilen
işleri en güzel şekilde neticelendiren demektir.
Buna göre Allah (cc); kendisine yönelip O’ndan isteyen ve O’na tevekkül eden
kullarına vekil olur, onların işlerine vekalet eder, faydalarına ve hayırlarına
olacak şekilde neticelendirir.
“İşte Rabbimiz olan Allah budur. O'ndan başka ilah yoktur. Her şeyin
yaratıcısı O’dur. O halde O’na kulluk edin ve O, her şeye vekildir.” (En’am 102)
İnsan;
zaman ve mekanla kayıtlıdır. Aklı, zekası, sınırlıdır. Yarın ne olacağını
bilmez. İçinde bulunduğu şartların, yaptığı işlerin, karşılaştığı olayların
nasıl bir şekilde neticeleneceğini bilemez. Elinden geleni yapmaya çalışsa bile,
istemediği olumsuzluklarla ve kötü neticelerle karşılaşabilir. Çünkü olaylara
istediği gibi yön veremez ve yaptığı işlerin neticesine hükmedemez.
Ancak Allah (cc); canlı veya cansız, somut veya soyut, her varlığa ve her olaya
mutlak manada hükmedendir, her işin ve her olayın neticesini bilir, istediği
şekilde yönlendirip neticelendirir, her şey O’nun idare ve kontrolündedir,
hiçbir şey O’nun iradesinin dışında cereyan edemez. Dolayısıyla bütün işler
Allah’ın (cc) kudret elindedir, istediği yöne sevk eder, istediği şekilde
neticelendirir.
“Göklerde ve yerde her ne varsa hepsi Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.”
(Nisa 132)
O halde en güzel ve en hayırlı vekil O’dur. Hiç kimse ve hiçbir kuvvet vekalette
O’nun yerini tutamaz. İnsan, her yönden eksik ve yetersiz olduğunun ve işleri
istediği şekilde neticelendiremediğinin bilinç ve şuuruyla, elinden gelen
gayreti göstermekle birlikte el-Vekîl olan Rabbine tevekkül etmeli, işleri O’na
havale edip O’ndan hayırlı netice beklemelidir. Çünkü O (cc), kullarına karşı
son derece merhametli ve şefkatlidir. Yaptığı her işte kullarının fayda ve
menfaatini gözetir, onların zararına bir şey yapmaz. Yeter ki insan kendi
zararına iş yapmasın, Allah’a isyan ederek, O’nun şefkat ve merhametini def
edici, gazabını ise celb edici hale girmesin.
“Onlar (O Mü’minler) ki, insanlar kendilerine: ‘Haberiniz olsun,
düşmanlarınız size saldırmak için toplandılar, onun için onlardan korkun!’
dediklerinde, bu, onların imanını artırdı ve: ‘Allah bize yeter, O ne güzel
vekildir!’ dediler. (Al-i İmran 173)
“De ki: Allah'ın bizim için yazdığından başkası bize erişmez. O, bizim
Mevlamızdır. Onun için Mü'minler yalnızca Allah'a tevekkül etsinler.” (Tevbe 51)
EL-KAVİYY
Bu ismi şerif; çok kuvvetli, pek güçlü anlamındadır.
Buna göre Allah (cc); sınırsız güç ve kuvvet sahibidir, güç yetiremediği ve
yenemediği hiçbir güç ve kuvvet yoktur.
Kaviyy, kuvvet bakımından mutlak bir kudreti ifade eder. Bu kuvvette; eksiklik,
yetersizlik, sınır, azalma veya çoğalma diye bir şey söz konusu değildir.
“Onlar, Allah'ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Şüphesiz Allah çok
kuvvetlidir, çok güçlüdür.” (Hac 74)
Varlık alemindeki bütün canlıların kuvvetleri sınırlıdır. Eksiklik ve
yetersizlik içindedir. Bununla beraber, sabit değildir, azalıp çoğalmaktadır,
hayatın akışı içinde ise sürekli bir azalma seyri göstermektedir ve neticede
tükenmektedir.
İnsanoğlu, eskiden işlerini görmek için hayvanlardan istifade ederdi. Günümüzde
ise makinalar üretmekte ve bu makinalar vasıtasıyla işlerini görmektedir. Bu iş
makinalarıyla dağları delip yol yapmakta, tonlarca ağırlığı uzak yerlere
taşımakta, yerin derinliklerine inip petrol ve gaz çıkarmaktadır. Çünkü bunları
beden gücüyle yapamamaktadır. Birkaç yüz kiloluk ağırlığı bile kaldıracak
kuvvete sahip değildir. Ancak yaptığı bu makinalar da yine sınırlı düzeyde iş
yapabilmektedir.
Allah (cc) ise; mutlak bir kuvvet ve tam bir kudrete sahiptir. Güç ve kuvvet
bakımından üstesinden gelemediği ve yapamadığı herhangi bir şey söz konusu
değildir. Sahip olduğu kuvvet; mutlaktır, eksiklik, yetersizlik, azalma veya
çoğalma kabul etmez. Ne kadar büyük olursa olsun, ne kadar ağır olursa olsun ve
ne kadar güç ve kuvvet isterse istesin, Allah (cc) bir işi yaptığı zaman, o iş
konusunda hiçbir vasıtaya ve başka hiçbir kuvvete ihtiyaç duymaz.
Allah (cc); bütün insanların ve diğer bütün canlıların hakkından gelir. İnsan,
istediği kadar kibirlensin, büyüklensin ve böbürlensin, istediği zenginliğe ve
imkanlara sahip olsun, isyan içerisinde olur ve Allah’ın gazabını hak ederse,
Allah (cc) onun hakkından gelecek güç ve kuvvete sahiptir. Allah (cc), isyankar
bir insana gazap ettiği zaman ise, onu kurtaracak hiçbir güç ve kuvvet
bulunmamaktadır. İnsanın sahip olduğu tüm kuvvet, imkan, mal, mülk ve makam ise
geçici olup onu kurtaramamaktadır.
“Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi, Allah'ın ayetlerini
inkar ettiler de Allah onları günahlarından ötürü yakaladı. Allah çok
kuvvetlidir, cezalandırması çok şiddetlidir.” (Enfal 52)
“……..Zulmedenler, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah'ta olduğunu ve
Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu anlayacaklarını keşke şimdiden
bilselerdi!” (Bakara 165)
EL-METÎN
Bu ismi şerif; metanet sahibi, çok sağlam anlamındadır.
Buna göre Allah (cc); sınırsız bir metanete, sarsılmaz bir dayanma gücüne
sahiptir ve kusursuz bir şekilde sağlamdır.
Kuvvet ile metanet, birbirleriyle çok yakından alakalı iki kavramdırlar. Kuvvet,
kudreti ve iktidar gücünü ifade ederken, metanet ise kudretin şiddetini ve
iktidar gücünün tesirini ifade etmektedir.
Dolayısıyla el-Kaviyy ve el-Metin ismi şerifleri, birbirleriyle yakından
alakalıdırlar. Allah’ın (cc) kuvvetinde; eksiklik, yetersizlik, sınır, azalma
veya çoğalma diye bir şey söz konusu olmadığı gibi, kuvvetinin şiddetinde ve
sağlamlığında da herhangi bir eksiklik, yetersizlik, sınır, azalma veya çoğalma
söz konusu değildir. O (cc), mutlak manada ‘Metin’dir. O’nun metanetinde
gevşeklik, yorgunluk, yılgınlık gibi şeylere yer yoktur.
Bir insan, sınırlı da olsa belirli bir seviyede güçlü olabilir, bedeni sağlam
olabilir. Bir eşya, cinsine ve kullanım alanına göre sağlam ve dayanıklı
olabilir. Ancak, zaman içerisinde bu güç ve sağlamlıklarını yitirirler. Bu güç
ve sağlamlıkları, pek çok şeyin etkisi altına girer ve tükenirler. Yaşlanırlar,
hastalanırlar, eskirler, çalışma fonksiyonlarında zaaflar ve bozukluklar meydana
gelir ve hakeza.
Allah (cc) ise; bütün sıfatlarında kemal sahibi olduğu gibi, kuvvet ve metanet
konusunda da kemal sahibidir. Sahip olduğu sıfatlar, hiçbir şeyin etkisinde
kalmazlar ve hiçbir değişiklik göstermezler. Sürekli sabittirler. Allah (cc)
için; bir yaprağın yaratılması ile bir insanın yaratılması veya kainatın
yaratılması ile bütün varlıkların yok edilmesi arasında hiçbir fark yoktur.
Bunları her gün tekrar etmesi ile milyar yılda bir yapması arasında da herhangi
bir fark yoktur. Çünkü her birine güç yetirdiği gibi, bunları yapmaktan dolayı
herhangi bir yorgunluk da hissetmez.
“Hiç şüphesiz Allah; rızık verendir, sağlam ve sarsılmaz bir kuvvet
sahibidir.” (Zariyat 58)
Allah’a emanet olun.
M. ALİYÊ XERZÎ
|