Allah’ın adıyla!

ALLAH’IN GÜZEL İSİMLERİ

EL-KERÎM

Bu ismi şerif; lütfu ve ihsanı çok olan, cömert olan, keremi bol olan anlamlarına gelmektedir.

Buna göre Allah (cc); kullarına karşı hem maddi ve hem de manevi açıdan son derece cömert davranmaktadır. Her türlü nimeti bolca ikram ve ihsan etmektedir. Şükreden kullarına bolca lütufta bulunmaktadır.

Allah’ın (cc) kullarına karşı keremi, çok ve çeşitlidir. Maddi olduğu gibi manevidir de. Dünyevi olduğu gibi uhrevidir de.

Allah (cc), şu dünya hayatında insanoğluna o kadar cömert davranmış ve o kadar nimet bağışlamıştır ki, haddi hesabı yoktur. Her şeyden önce insanın bizzat kendisindeki özellikler, başlı başına büyük nimetlerdir. Düşünebilmesi, iyi ile kötüyü, güzel ile çirkini, mümkün ile muhali birbirinden ayırabilmesi, hesap yapabilmesi, sevinmesi, lezzet alması, konuşması, okuyup yazması, vasıtalar yapıp kullanabilmesi vs bütün bunlar son derece önemli hasletler ve büyük nimetlerdir. Bu gün bilimin gelmiş olduğu seviyeye rağmen, yapılan robotlara manevi hiçbir duygu verebilmek mümkün olmamaktadır.

“…..Biz insanı en güzel biçimde yarattık….” (Tin 4)

Şu dünya hayatında insanların istifadesine verilen nimetler sayılamayacak kadar çoktur. Karada, denizde ve havada pek çok imkan bahşedilmiştir.

“(O öyle lütufkâr) Allah'tır ki, gökleri ve yeri yarattı, gökten suyu indirip onunla rızık olarak size türlü meyveler çıkardı; izni ile denizde yüzüp gitmeleri için gemileri emrinize verdi; nehirleri de sizin (yararlanmanız) için akıttı. Düzenli seyreden güneşi ve ayı size faydalı kıldı; geceyi ve gündüzü de istifadenize verdi. O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah'ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan çok zalim, çok nankördür!” (İbrahim 32-34)

“Allah'ın, göklerde ve yerdeki (nice varlık ve imkânları) sizin emrinize verdiğini, nimetlerini açık ve gizli olarak size bolca ihsan ettiğini görmediniz mi? Yine de insanlar içinde, -bilgisi, rehberi ve aydınlatıcı bir kitabı yokken- Allah hakkında tartışan kimseler vardır.” (Lokman 20)

Allah (cc); haddini bilen ve kendisine yönelenlere manevi nimetler bahşeder ve onları doğru istikamete yönlendirecek anlayış verir.

“Ey iman edenler! Eğer Allah'tan korkarsanız O, size iyi ile kötüyü ayırdedecek bir anlayış verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.” (Enfal 29)


Allah (cc); insanlar arasında ve sosyal hayat içinde dengeler meydana getirmiş, insanların kendi elleriyle hayatı alt üst etmesini önlemiştir.

“……Eğer Allah'ın insanlardan bir kısmının kötülüğünü diğerleriyle savması olmasaydı elbette yeryüzü altüst olurdu. Lâkin Allah bütün insanlığa karşı lütuf ve kerem sahibidir.” (Bakara 251)

Allah (cc); kendisine karşı kulluk vazifelerini yerine getiren kullarına ahirette bolca lütuf ve ihsanda bulunur, onları en güzel rızıklarla rızıklandırdığı gibi, yüce makam ve dereceler de verir.

“Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîkler, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!” (Nisa 69)

İşte bütün bunlar, Allah’ın (cc) kullarına karşı sonsuz lütuf ve kereminin birer neticesidir.

ER-RAKÎB

Bu ismi şerif; bütün varlıkları gözeten, her şeyi murakabe eden, bütün işleri kontrolü altında tutan anlamlarına gelmektedir.

Buna göre Allah (cc); her kesi ve her şeyi her an görmekle birlikte, onları kesintisiz ve kamil anlamda gözetlemekte ve kontrol etmektedir. Hiçbir şey O’nun kontrolünün dışında olmadığı gibi, kimin ne yaptığını görüp gözetmektedir.

“……….Şüphesiz Allah, sizin üzerinizde gözeticidir.” (Nisa 1)

Allah (cc); bütün varlıkları yoktan var ettiği gibi, onları kontrolünde tutar ve denetler. O’nun kontrolünün dışında hiçbir hadisenin meydana gelmesi yada gözetleyip kontrol etmediği hiçbir hadise yoktur. Bütün insanları da her an gözetlemekte, kontrol edip denetlemektedir. Kimin; ne düşündüğünü, niyetinin ne olduğunu, ne istediğini, gizli veya açık nerede ne konuştuğunu, ne yaptığını, yalnız başına veya başkalarıyla olsun, hepsini en ince ayrıntısına kadar görmekle birlikte bunları gözetlemekte ve denetlemektedir.

Bu dünya hayatı bir imtihandan ibarettir ve insanoğlu da başıboş bırakılmamıştır. Bütün yaptıklarından dolayı hesaba çekilecektir. Rakib olan Allah (cc) insanın bütün yaptıklarını gözetler ve durumuna göre O’na karşılığını verir.

Bu gün gelişmiş ülkelerin çoğunda, şehirlerin caddelerine ve şehirlerarası yollara gözetleyici kameralar yerleştirilmiştir. Maksat; insanların hareketlerini gözetlemek ve suç sayılan olay ve eylemleri görüp müdahale etmektir. Ancak bundan önemlisi, caydırıcılık görevini görmesi ve suç öncesi engel oluşturmasıdır. Bu kameraları bilen, gören ve farkında olan insanlar, gözetlendiklerinin ve herhangi bir suç işlerlerse yakalanacaklarının hesabını yaptıklarından dolayı dikkatli davranmaktadırlar.

Halbuki Allah’ın (cc) gözetlemesi bu kameralarla mukayese bile edilemez. Allah’ın gözetlemesinden, her nerede olursa olsun, ister gizli ister açık olsun, ister büyük ister küçük olsun hiçbir şey kaçamaz.

“……….Allah, her şeyi gözetendir.” (Ahzab 52)

O halde bunu dikkate almalı, sürekli gözetlenmenin, kontrol ve denetim altında bulunmanın hesabını yapmalı ve ona göre hareket etmelidir.

Allah’a emanet olun.

M. ALİYÊ XERZÎ