Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

REJİM’İN HİZBULLAHİ HAREKETE KARŞI DERİNDEN MÜCADELESİNİN KARANLIK VE KİRLİ PERDELERİ -10
Bınavê Xuda Değerli bazı okuyucularımız, ele aldığım konular hakkında daha fazla ayrıntılara girme, olaylar hakkında müşahhas bilgiler vermemin daha da faydalı olacağını belirtmişler. Destekleyen, eleştiren, görüş belirterek katılım gösteren tüm okuyucu ve katılımcı kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Görüş ve eleştiriler, çalışmalarımıza katkı sağladığından memnuniyetle karşılıyoruz. Bu nedenle değerli okuyucularımızdan her zaman görüş, öneri, yapıcı ve seviyeli eleştirileriyle katkıda bulunmalarını ve katılım göstermelerini bekliyoruz. Bu çalışmadan hedeflenen maksat, geçmişte yaşanan olaylarda yapılan haksızlıklar, yanlışlıklar, bunların sebep olduğu derin yaralar ve tahribatlar, rejimin derin devletine bağlı karanlık güçlerin bu yanlışlardan istifade ederek Müslümanlara karşı yaptıkları kirli faaliyetleri ortaya koymak, bunlardan gerekli dersleri almak, bunlara karşı hassasiyet oluşturmak ve bölge Müslümanlarına düşmanlık yapan güçlerin iç yüzünü ortaya çıkarmaktır. Eğer bütün olayların detayına inersek bu çok uzun olacağından beraberinde bir sürü külfeti de getirir. Bu, ancak Hizbullahi cemaatin kendi kaynaklarını kamuoyuna açmasıyla mümkün olabilir. Biz de, tahkik edilmiş, doğruluğundan kesinlikle emin olunan bilgi ve belgelere dayanarak olayları işliyoruz. Önemli olan da; geçmişte yaşanan ve her zaman yaşanabilecek olan garabetlerin gerçek yüzünü ortaya koymak ve dikkatleri buna çekmektir. Asıl konumuz, rejimin derin güçlerine bağlı karanlık çete ve örgütlerin Hizbullahi harekete karşı başvurduğu gayri ahlaki ve gayri insani taktik ve yöntemleri ifşa etmektir. Ancak, Hizbullahi harekete karşı mücadele veren güçlerin hedef, yöntem ve taktikleri paralel ve birbiriyle bağlantılı olduğu için Hizbullahi hareketin kronolojik olarak kısa sergüzeştini vererek meseleyi bir bütün olarak ele aldık. Bu nedenle kronolojik olarak ele aldığımız konuların “Kendi Dilinden Hizbullah ve Mücadele Tarihinden Kesitler/ İ. Bagasi” kitabındaki konularla benzerlik arzetmesi normaldir. Hatta bazı konularda bu kitaptan istifade edilmiştir. Ajan Sızdırma ve Muhbirleştirme Gayretleri: Rejimin derin devletine, güvenlik ve istihbarat birimlerine bağlı olarak çalışan ajan ve işbirlikçilerin yapılan sorgulamalarından elde edilen bilgilerin, yapılan tahlil ve değerlendirmesinin verdiği sonuçlardan yola çıkılarak denilebilir ki; PKK-Hizbullah çatışmasının başladığı 1991 yılının sonundan başlayarak derin devletin karanlık güçleri ile güvenlik ve istihbarat birimlerinin Hizbullahi harekete ajan sızdırma veya içeriden adam elde etme gayretleri içerisine girdikleri görülür. Önemli bir açıklama: Elde edilen bütün bilgi ve bulgulardan da anlaşıldığı kadarıyla derin devlete bağlı güçler ile istihbarat ve güvenlik birimleri, iki üç istisna dışında -onlarda en alt kademelerde yer almakta idiler- cemaatin sorumluluk kademelerine hiçbir zaman ajan ve muhbir sızdırmada veya bu kademelerden adam kazanmada başarılı olamadılar. Sızdırdıkları veya kazandıkları; sempatizan düzeyinde, en alt konumda bulunan ve cemaatsel çalışmalarda ilerlemeyi başaramayan kişilerdendir. Daha önce rejim güçlerinin Hizbullahi hareket hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığını söylemiştik. Cemaatin yaptığı sorgulamalarda ajan ve işbirlikçi muhbirlerin verdiği bilgilerde üstlerinin cemaati tanımak için kendilerinden istedikleri bilgilerin mahiyetinden ve o dönemde güvenlik güçlerince gözaltına alınan cemaat mensuplarının yapılan sorgularındaki acemilik ve bilgisizlikten kaynaklanan sorgucuların tavrı ve istedikleri bilgilerin mahiyeti gösteriyordu ki gerçekten istihbarat ve güvenlik birimlerinin cemaat hakkında bilgileri yoktu. Dönemin içişleri bakanı İsmet Sezgin’in Diyarbakır’da medya mensuplarına yaptığı ve televizyonlara da yansıyan konuşmasında; devletin elinde bilgi olmadığından ve yöre halkının yardımcı olmamasından yakınarak “güpegündüz çarşı ortasında adam öldürülüyor ama kimin öldürdüğü, niçin öldürüldüğü hakkında kimse bilgi vermiyor. Bilgi yok!...” diyordu. Yine basına da yansıyan kimi askeri ve mülki erkandan kişilerin PKK-Hizbullah çatışması hakkında sorulan sorulara “mütedeyyin insanların kendilerini PKK’ya karşı savunması” ifadeleri hep bilgi eksikliğinden kaynaklanan ifadelerdir. Bu ifadeler kamuoyunda, Hizbullah devlet tarafından korunuyor şeklinde lanse edilerek sözde uzmanlar ve garazlı kesimler tarafından işlendi. Halbuki gerçekten o ifadeler bilgi eksikliğinden kaynaklanıyordu. Nitekim yapılan tespitlerde gerçekten ondan sonra ajan sızdırma ve muhbirleştirmeye hız verildiği görülmektedir. Cemaate en çok ajan sızdırıldığı dönem, PKK ile olan çatışmada cemaatin üstünlük sağlamaya başladığı ve PKK’nın etkisinin zayıfladığı dönemde insanların hızla cemaate teveccüh gösterdiği dönemde olmuştur. Yapılan sorgulardan elde edilen istatistiklere göre en çok ajan bu dönemde sızdırılmaya çalışıldı. Cemaatin İslami hassasiyetlere olan bağlılığından dolayı gelen insanları çevirmesi veya red etmesi usulen uygun olmadığı için hiç kimseyi böyle bir muameleye tabi tutmamıştır. Ama bu dönemde çeşitli maksatlarla gelecek kişilerin olacağını bildiği için sürekli temkinli davranılmıştır. Teşkilati yapıdaki disiplinden taviz verilmemiştir. Maksatlı gelen kişilerden bir kısmı maksatlarına ulaşamayınca kısa bir süre sonra uzaklaşmış, bir kısmı da cemaat potasında İslami hüviyetlerine kavuşmuşlardır. Özellikle dışarıdan sızdırılmaya çalışılanlara karşı sürekli bir temkin ve uyanıklık hali bulunduğundan bu yolla gelenler fazla başarılı olamamışlardır. şahsiyet olarak ortaya koydukları tutum, davranış, ahlaki ve ameli yapıları onların ilerlemelerini engellemiştir. Bu tiplerin en büyük zararları, cemaat mensubu olarak görünüp cemaatin İslami ve ahlaki yapısıyla bağdaşmayan bir görüntü ve imaj sergilemeleridir. Bunlar cemaatin imajına zarar veriyorlar. Muhbirleştirme faaliyetlerinin en çok yoğun olduğu süreç ise, gözaltı ve sorgulama sürecidir. Bu güne kadar bölgedeki şuurlu ve mütedeyyin Müslümanlardan İslami hassasiyet ve yaşantıları sebebiyle Hizbullah üyesi ithamıyla 10 binden fazla Müslüman gözaltına alınıp vahşi işkenceler eşliğinde sorgulanmıştır. Edinilen bilgilere göre gözaltına alınan hemen her kese muhbirlik ve işbirliği teklifi yapılmıştır. İstisnalarsa, her zaman olduğu gibi kaideyi bozmaz. Bu teklifler farklı üslup ve yöntemlerle yapılmıştır. Gözaltı süreci yanında farklı yöntemlere başvurulmuştur. Gözaltı sürecinden sonra en çok başvurulan yöntemlerden ikincisi tehdit ve şantaj; üçüncüsü ise akraba ve tanıdıkları vasıtasıyla ulaşıp ya tuzağa düşürme ya da ikna yöntemidir. İnşallah bu konuyu detaylıca ele almaya devam edeceğim. Böylece hem önceki bölümlerin sonlarında bazen “inşallah” yazmayı unuttuğum için ikaz gönderen muhterem dostumuza hem de sevgili dostum Cudi NUHOĞLU’na selam ve şükranlarımı iletmiş olayım. Selam ve dua ile…. Said GABARİ
Diger Basliklar
   BDP/PKK, HİZBULLAHİ HAREKETE KARŞI KULLANDIĞI DİL'İ TERK ETMELİDİR
   HİZB-İ KONTRA GERÇEĞİ -4
   HİZB-İ KONTRA GERÇEĞİ -3
   HİZB-İ KONTRA GERÇEĞİ -2
   HİZB-İ KONTRA GERÇEĞİ -1
   HİZBULLAH İLE İLGİLİ İDDİALAR, MAKSATLI VE ÇELİŞKİLERLE DOLUDUR
   SİİRT'TEKİ TRAJEDİ...
   HİZBULLAH'IN KORUCULUĞA BAKIŞI ÜZERİNE / SAİD GABARİ
   BATI MERKEZLİ İSLAMCI KESİMLERİN HİZBULLAHİ HAREKETE YÖNELİK ELEŞTİRİLERİ / SAİD GABARİ
   HİZBULLAHİ HAREKETİ OLDUĞUNDAN FARKLI GÖSTERME GAYRETLERİ VE SEBEPLERİ / SAİD GABARİ
   İFTİRA, ÇARPITMA VE ÇAMUR ATMA FURYASI / SAİD GABARİ
   NEWRUZ PİROZ-U SED CAR MUBAREK BE! / SAİD GABARİ
   ŞEHİD ŞEYX MUHAMMED ZEKİ ATAK’I ANARKEN / SAİD GABARİ
   ERGENEKON SAVCISI HİZBULLAH GERÇEĞİNİ ÖĞRENMEK Mİ İSTİYOR? / SAİD GABARİ
   AŞILAMAYAN ZİLLET VE İHANET DUVARLARI / SAİD GABARİ
   BİR AJAN’IN JİTEM’İN KURULUŞU İLE İLGİLİ VERDİĞİ BİLGİ / SAİD GABARİ
   NE YAZDIYSAK HEPSİ ÇIKIYOR / SAİD GABARİ
   HİZBULLAH ARŞİVİNDEN ÇIKAN BELGELER KOMPLO MALZEMESİNE DÖNÜŞTÜRÜLMEK İSTENİYOR / SAİD GABARİ
   ÖZELEŞTİRİ VE HİZBULLAH -2- / SAİD GABARİ
   ÖZELEŞTİRİ VE HİZBULLAH -1- / SAİD GABARİ
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git