Bismillahirrahmanirrahim
İslam ümmetini heyecanlandıran, canlandıran, bir telaş içine sürükleyen önemli günler ve olaylar vardır. Bunlar içerisinde mubarek üç aylar ve içinde barındırdığı önemli geceler de önemli bir yere sahiptir. Bu yıl da şuhur-u selase olarak bildiğimiz Receb, Şaban ve Ramazan aylarının ilki olan Receb’e girmiş bulunuyoruz elhamdulillah. Rabbimizden dileğimiz odur ki bizi Receb’in ardından Şaban’la, onun ardından da en önemlisi olan Ramazan’la buluşturmasıdır.
Şuhur-u Selase ve içinde barındırdıkları geceler hakkında bazı rivayetler gelmiştir. Bunların ışığında ümmet bu gün ve geceleri en güzel bir şekilde değerlendirmeye gayret sarf etmiştir. Bizler de bu mubarek zaman dilimlerini Rabbimize daha çok yakınlaşmak ve kardeşlerimizle aramızdaki uhuvvet ve dayanışma bağlarını güçlendirmek için birer fırsat telakki etmeliyiz.
Enes'den (ra) rivayet edildiğine göre Enes (ra) şöyle demiştir: "Recep ayı girdiği zaman, Resülüllah (sav):
“Allâhümme bârik lenâ fî Recebe ve Şâ'bâne ve belliğnâ Ramazâne.” (Allah'ım! Bize Receb’i ve Şaban’ı mübarek eyle ve bizi Ramazan’a ulaştır.) buyurmuştur. (Câmiu's-Sağir)
Başka bir hadis-i şerifte Resulullah’ın (sav) şöyle buyurduğu rivayet edilir:
“Receb Allah'ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan ise ümmetimin ayıdır.” (Camius-Sağir)
Receb ayında oruç tutma ile ilgili sarahaten bir hadis olmamakla birlikte bir hadis-i şerifte haram aylarda oruç tutmaya dair teşvik vardır. Receb ayı da haram aylardan olduğuna göre sadece buradan hareketle bu ayda oruç tutmanın sünnet olduğu anlaşılır. Ama bunun miktarı hususunda bir bilgi yoktur. Resulullah’ın (sav) diğer aylarda olduğu gibi bu ayda da bazen oruç tuttuğu bazen de tutmadığı gelen rivayetlerden anlaşılmaktadır.
Halkımız arasında bu konuda farklı uygulamalar vardır. Kimisi tüm üç ayları oruçlu geçirmeyi, kimi ayın başında ortasında ve sonunda birer gün oruç tutmayı, kimi Pazartesi, Perşembe ve eyyam-ı bîd günlerini oruçlu geçirmeyi tercih etmektedir. Bu konuda bir zorlama ve sınırlama yoktur. Kim ne kadarına güç yetirebiliyor ve ne miktarda tutmak istiyorsa orucunu tutabilir. Hepsi isabetli olup hayır ve bereket doludur.
Regaib Kandili
Receb Ay'ı, içinde Regaib ve Mirac adında iki kandil gecesi bulunmaktadır. Receb ayının ilk Cuma gecesi Regaib kandilidir. Kelime olarak regâib, "çokça rağbet edilen, nefis, kıymetli, değerli, ihsan" manalarına gelen ‘rağibe’ kelimesinin çoğuludur. İslâm âlimleri, Hz. Peygamber (s.a.s)'in bu gecede Yüce Allah'ın manevi ikramlarına eriştiğini bildirmektedirler. Bu gece, Allah'ın rahmet ve bağışlamasının bol olduğu, duaların kabul edildiği mübarek bir gecedir. Bu gecede İslam Ümmeti dua etmek, tevbe ve istiğfarda bulunmak, bu geceyi ibadetle ihya etmekle meşguldür.
Bu mubarek gün ve gecelerde ümmetin en çok ihtiyaç duyduğu şeyleri Rabbimizden istemeli ve bunları elde etmek için elimizden gelen gayreti sarf etmeliyiz. Günümüzde en çok ihtiyaç duyduğumuz şeylerden biri vahdet ve dayanışmadır. Yerel ve Uluslar arası zalim güçler tarafından katledilen, toprakları gasp edilen, sürgün edilen, zindanlara atılan, hicrete zorlanan, normal insani yaşam haklarından mahrum bırakılan, dini vecibelerini yerine getirmesi engellenen yakın/uzak tüm kardeşlerimizin bu zulümlerden kurtulması için Rabbimize dua etmekle birlikte onların çilelerini elimizden geldiğince paylaşmalıyız. Bu alanda yapabileceğimiz çok şey vardır:
-Meşru olan her platformda Müslümanların bu sorunlarını cesurca dile getirmek
-Bu alanda anma, tepki, protesto gibi etkinlikler düzenlemek veya yapılan bu tür etkinliklere ortak olmak, destek vermek veya katılım göstermek
-Yardım kampanyaları oluşturmak veya var olan kampanyalara destek vermek…
Bununla birlikte bu mubarek günlerde kendimizi, ailemizi ve yakın çevremizi de unutmuyoruz. Bunun için de şunları yapabiliriz:
-Gücümüz nisbetince oruç tutmak
-Cami, yurt, dernek gibi yerlerde düzenlenen törenlere katılmak
-Bolca Kur’an okumak
-Nafile ibadetlerimizi –özellikle gece namazlarını- artırmak, bolca dua etmek salavat çekmek, kendimiz için belirlediğimiz zikir virtlerimizi çekerek tevbe ve istiğfarda bulunmak
-Yakın akraba, komşu, arkadaş ve dostlarımızı ziyaret etmek, buna imkân yoksa telefonla hallerini sormak
- Allah (cc) yolunda mücadele etmiş, Müslümanlara önderlik yapmış, şehid düşmüş Müslüman kardeşlerimizin, vefat eden yakın akraba ve dostlarımızın kabirlerini ziyaret ederek onları hatırlamak, onlar için Kur’an okumak ve dua etmek
-Fakir ve kimsesizlere yardım eli uzatmak…
Bu vesileyle Regaib Kandilinizi tebrik eder, ümmet için hayırlara vesile olmasını Rabbimizden niyaz ederim.
Allah’a (cc) emanet olunuz.
Kerim YARARLI