Hüseyin Velioğlu’nun yakın arkadaşı Ahmed Seyidoğlu’ndan medyaya yalanlama: “Velioğlu’nda Müslümanlar için gayretten başka bir şey görmedim” Geçtiğimiz hafta bazı basın yayın organlarında, 2000 yılında hayatını kaybeden Hizbullah Lideri Hüseyin Velioğlu ile ilgili ortaya atılan iddiaların yankıları sürüyor. Özellikle bir kısım gazetelerin ortaya attığı iddialar üzerine ilk kez yaptığı basın açıklamasıyla kendini ve liderini savunan Hizbullah Cemaati, ortaya atılan iddiaların doğru olmadığını vurgulamış ve iddiaları gündeme getiren söz konusu kişilerin iyi niyetli olmadığını belirtmişti. Hizbullah’ın ses getiren açıklamasından sonra şimdi de Hüseyin Velioğlu ile yakın arkadaşlık yapmış ve beraber çalışmış olan Ahmed Seyidoğlu, yaptığı açıklamayla iddiaları yalanladı. Malumunuz olduğu üzere sizin de aktif olarak içinde bulunduğunuz 1979 yılındaki Batman Petrol İş Sendika seçimleri ile ilgili medyada bazı iddialar öne sürüldü. Bu konuda kamuoyunun aydınlanması ve gerçeklerin ortaya çıkması için bu seçimlerin ayrıntılarını sizden öğrenmek istedik. Öncelikle Türkiye Petrollerine ne zaman girdiniz ve neden aktif olarak bir adayı destekleme ihtiyacı hissettiniz? Türkiye Petrollerine 1975 yılında girdim ve tabii olarak sendikaya da kaydoldum. İşçi, sondör ve en son saha amiri statülerinde çalışarak emekli oldum. Bahsettiğiniz seçimlerin yapılacağı 1979 yılına kadarki 5 yılda benim gibi İslami hassasiyeti olan insanlar olarak görüyorduk ki ‘işçinin alın teri kurumadan hakları ödenmelidir’ inancına sahip olmayan insanlar işçilerin haklarını koruyamıyorlardı. O dönemin sendikacılarında, işçilerin aidatlarını har vurup harman savurma, keyfi ve şahsi harcama gibi çok şeyler görüyorduk. Bunun üzerine İslami hassasiyeti olan işçi arkadaşlar olarak bir araya geldik; dürüst, hak-hukuka riayet eden, ahiret hesabı yapan bir İslami şahsiyeti aday olarak çıkarmayı konuştuk ve sonunda karar verdik. Aynı zamanda hemşeriniz olan Hüseyin Velioğlu’na aday olma teklifini siz mi götürdünüz, yoksa kendisi mi aday olmak istedi? Teklif tamamen bizden, yani işçi arkadaşlardan gitti. O da –Allah rahmet etsin- teklifimizi kabul etti ve bu şekilde aday oldu. Niye başkası değil de O? Onu tanıyanlar biliyordu ki o Siyasal Bilimler Fakültesi mezunu ve bu konuda yetenekli bir kişi idi. En önemlisi de dürüstlüğü ve aynı zamanda İslami hassasiyetlere sahip oluşu çevresindekilerin takdirini toplamıştı. Zaten bizim de o dönemde en çok böyle bir şahsiyete ihtiyacımız olduğu için öyle birini istiyor ve arıyorduk. Bu, bizim için bir lütuf oldu. Seçim nasıl sonuçlandı? İlk başta durumumuz oldukça iyi idi. Büyük olasılıkla da kazanacaktık, bunu gören Petrol İş Sendikası genel merkezi, işverenler ve başka bazı güçler duruma müdahale ettiler ve seçimi ertelettiler. Seçimlerin ertelenmesiyle dengeler değişti. Ertelenen tarihte yapılan seçimlerde ise epey bir oy almamıza rağmen seçimi kaybettik. Peki bu arada medyada iddia edildiği gibi Temel Cingöz’ün merhum Hüseyin Velioğlu’nun aday olmasını sağlama gibi bir müdahalesi olmadı mı? Gelişen olaylar, baştan sona size anlattığım gibidir. Ancak eğer bahsettiğiniz şahısların bir müdahalesi olmuşsa o da birinci seçimi erteleterek kazanmamızı engelleme yönünde bir müdahaledir. Onun dışında aday belirleme veya lehimize bir müdahaleleri kesinlikle söz konusu değildir. Dediğim gibi adayı da işçi arkadaşlar kendi aramızda istişare ederek belirledik. Bunu o dönem T.P.A.O’da çalışan işçi arkadaşlarımız iyi biliyor. Son olarak bu konuda söylemek istediğiniz bir şey var mı? Şunu söylemek istiyorum bazı şeyler bilerek ve programlı bir şekilde çarpıtılıyor. Örneğin bu sendika seçimlerinden sonra rahmetli Hüseyin Velioğlu ile tanışıklığımız ve beraberliğimiz oldu. Onda Allah korkusundan ve Müslümanlar için bir şey yapma gayretinden başka bir şey görmedim. Buna rağmen neler söylendiğini, gerçeklerin nasıl çarpıtıldığını, Müslümanları karalamak ve itham altında bırakmak için nasıl bir gayret harcandığını görüp üzülüyorum. İslam’a ve Müslümanlara bilerek düşmanlık yapanlara ve münafıklara bir şey demiyorum. Bu vaziyetleri ve konumları ceza olarak onlara yeter. Ancak Müslüman olarak bilinen ve tanınan şahısların da onların havalarına kapılmaları bizi üzüyor. Her şeye rağmen Allah-u Teala’nın her şeyi bilip gözetlemesi insanı rahatlatıyor. Dolayısıyla böyle iftira atanları da Allah’a havale ediyorum. Bize zaman ayırdığınız için Allah razı olsun. Allah sizden de razı olsun.
Kaynak: dogruhabergazetesi.com |