Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

Makale Hiyerarşisi
Makaleler ana sayfası » 20- KURAN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ » KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -8- / İBRAHİM FIRAT
KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -8- / İBRAHİM FIRAT
5- İTİDAL

İnsanoğlunun tarih içindeki yaşam seyri incelendiği zaman, insan hayatının vasattan çok “ifrat ve tefrit” noktasında seyrettiği görülür. Geçmiş insanların bıraktığı yaşam tecrübesi birikimine sahip, ilmi alanda önemli gelişmelere imza atan günümüz insanı “ifrat-tefrit” isimli müzmin hastalığa duçar olmuş, böylece hayatın lezzetini yitirmiştir.

“İftar ve tefrit” kavramları iki zıt ucu gösterirken, bunların arasında “itidal” denilen apayrı bir çizgi bulunmaktadır "İki aşırı tutum ve davranış ara­sındaki orta hal" şeklinde tanımlanan “itidal”, "orta halde bulunma, ölçülü ve ılımlı olma, soğukkanlılık, denge, düzgünlük, doğru­luk ve adaletli olma" manalarını içermektedir.

Hayat kaynağımız olan Kur’an ve sünnet, itidalin sınırlarını açıkça ortaya koyar. Tutum ve davranışlarda aşırılıktan uzak dur­mayı, ılımlı ve dengeli olmayı öğütleyen âyet ve hadislerden hareketle “İtidal” kavramı "İnsan davranışlarının ifrat ve tefrit denilen iki aşırı uç arasında orta bir halde olması" şeklinde tarif edilmiştir.

Kur’an pınarından beslenen ve hayatını bu doğrultuda sürdüren Kur’an toplumunun düşünce ve eylemleri “ifrat ve tefrite” kaymadan orta çizgiyi esas alır. Zira Allah Teala, onlardan her türlü aşırılıklardan uzak durmalarını ve mutedil olmalarını istemektedir. Mü’minlerin güzergâhını tayin eden birçok ayeti kerime “itidal” çizgisinde yürümelerinin gerekliliğini ileri sürer.

Kullarından mutedil bir hayat sürdürmelerini isteyen Allah Teala, insanoğlunun yaratılışının da “itidal” üzere olduğunu beyan eder.

“O Allah ki seni yarattı, seni düzgün ve dengeli kılıp, ölçülü bir biçim verdi” (İnfitar Suresi 7)

Bedenen ve ruhen “itidal” üzere yaratılmasına rağmen insanoğlu, çoğu zaman Allah Teala’nın bağışladığı irade ve ihtiyar sayesinde aklı bir tarafa bırakıp şehvetin ipine sarılarak sınırları çiğnemeyi tercih eder. “İfrat-tefrit” yoluna girince yaratılış çizgisinden fersah fersah uzaklaşmakta, istenmeyen alanlara sapmaktadır

“Yolun doğrusu Allah'ındır. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi” (Nahl Suresi 9)

Allah Teala insanoğlunu sapıklığı kabullenebilecek bir yeteneğe sahip halde yaratmayı dilemiştir. Doğru yolu seçmeyi veya sapık yolu tercih etmeyi O'nun iradesine bırakmıştır. Bu nedenle bazı insanlar vasat yolda yürümeyi tercih etmiş, “itidalı” yakalamışlar. Bazıları ise tercihlerini Allah Teala’nın istemediği alanlara yönlendirip itidalden uzaklaşmışlar.

“İşte böylece sizin insanlığa şahitler olmanız, Resul’ün de size şahit olması için sizi mutedil bir millet kıldık” (Bakara Suresi 143)

İslam ümmeti, insanlığa hayat sunucu numunelik çizgisinde yürüyen ve vasatı tercih eden bir ümmettir. İnsanlar arasında adaleti ve hakkaniyeti egemen kılmayı amaçlar. Onların benimseyecekleri kriterleri ve değer yargılarını gözler önüne serer. Açıkladığı görüşler ölçü ve temel kabul edilmesi gereken görüşlerdir. İnsanların değer yargılarını, düşüncelerini ve geleneklerini ölçüye vurup doğruyu ve yanlışı tespit eder. Yeryüzünde adaleti ikame etmekle görevli bu mümtaz ümmet, başkalarının düşüncelerinin, değer yargılarının ve kriterlerinin peşine takılmaz. Onun işi yönlendirmek ve yol göstermektir. Hakkı ve hakkaniyeti ortaya koyup yaşanılabilir bir ortam oluşturmaya çalışır. Güçlü olması, etkin olması ve iktidarı elinde bulundurmasıyla vasattan sapmış, “ifrat-tefrit” sınırlarında zulme duçar olmuş insanlığa kılavuz olup acıya dönüşen hayatlarını adalet ve itidal çerçevesinde özgürce yaşanılabilir bir hale dönüştürür.

Ümmetin mahiyetini ve görevini belirleyen ayet-i kerime, konumunu bilmesini, büyüklüğünün ve öneminin bilincinde olmasını, rolünü gerçek boyutları ile değerlendirmesini ve rolüne uygun şekilde müdahalede bulunmasını önerir.

Vasat Ümmeti tarif eden Üstad Seyyid Kutub’un yorumu oldukça şirindir: “Düşünce ve inanç alanlarında "vasat (orta yolu benimseyen)" bir ümmet. Yani ne maddeden soyutlanmış bir maneviyatçılık ne de maddeyi tek gerçek olarak gören materyalizm gibi dengesiz bir aşırılığa girmez. Bunun yerine "ruha sarılmış ceset" ya da "cesede yapışmış ruh" esprisinde sembolleşen fıtri dengeye bağlı kalır. Enerji odakları çift kutuplu yapıya her çeşitten gıdasını tam olarak verir. Bir yandan hayatı koruyup devam ettirmeye çalışırken aynı zamanda ruhen geliştirip düzeyini yükseltmeye çabalar. Arzular ve eğilimler dünyasındaki her gelişmeyi ifrata ve tefrite (başıboşluğa ve aşırı baskıya) kaçmadan ölçülü, uyumlu ve dengeli bir biçimde serbest bırakır.

Sosyal düzenleme ve koordinasyon alanında "vasat (orta yolu benimsemiş) bir ümmet. Yani, hayatı tümü ile ne duygulara ve içgüdülere ve ne de kanunlara ve cezalara bırakır. Bunun yerine bir yandan eğitim ve yönlendirme yolu ile insan duygularının düzeyini yükseltirken öte yandan da kanunlar ve cezalar aracılığı ile toplum düzenini güvenceye bağlar. İnsanlar arasında bir denge kurar. Bunun sonucu olarak insanları ne sultanın, diktatörün kamçısına ve ne de vicdanlarının başıboş sesine teslim eder, bunun yerine bu ikisi arasında uyumlu bir sentez kurar”

Vasat olma özelliğini yitiren İslam ümmeti, adaleti ikame etmenin ve şahid olmanın çok uzağına düşmüştür. Menfaatlerine göre hayatı “ifrat ve tefrit” noktasında kavrayan güçlerin eline ipleri terk etmiş, bu acıklı haliyle iki asırdan fazladır zor bir hayat yaşayan Müslümanların önüne arzulanan güzel bir geleceği sergilemekten uzak kalmıştır. Diğer taraftan başkalarına öncülük edip hidayete yönlendirmesi gerekirken, bu özelliğini yitirmesiyle merhamet eline ihtiyaç duyan yaralı gönüllere uzatılan bir el ve yol gösteren bir hidayet rehberi olma özelliğini de yitirmiştir. Yani vasat olma konumu yitirilince ölçünün uzağına düşen Müslümanların acıklı halinden istifade eden güç sahipleri yakaladıkları fırsatı güçlü bir silaha dönüştürüp insanlığa acı çektirmeye başlamışlar.

İslam Ümmetinin “ifrat ve tefritten” kurtulup vasat çizgide yeniden yapılanmasıyla sıkıntılar sona erecek. Böylece hem Müslümanların ve hem de Müslüman olmayan milletlerin önünde yeni bir ufuklar açılacak.

Kur’an toplumunun fertlerinin vasata ulaşmada tutmaları gereken yolu ve takip etmeleri gereken yöntemi Hz. Lokman’ın oğluna nasihatlerinde açıkça görmekteyiz:

“Yavrucuğum! Namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelenlere sabret. Doğrusu bunlar, azmedilmeye değer işlerdir. Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez. Yürüyüşünde tabiî ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir” (Lokman Suresi 17-19)

Devamı var…

Selam ve dua ile…

İbrahim FIRAT

Diger Basliklar
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -37
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -36
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -35
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -34
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -33
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -32
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -31
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -30
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -29
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -28
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -27
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -26
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -25
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -24
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -23- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -22- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -21- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -20- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -19- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -18- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -17- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -16- / İbrahim FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -15- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -14- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ - 13 - / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ - 12 - / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -11- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -10- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -9- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -8- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -7- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -6- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -5- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ - 4 - / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -3- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -2- / İBRAHİM FIRAT
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -1- / İBRAHİM FIRAT
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git