Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

PEYGAMBER OCAĞI MI KÖTÜLÜK YUVASI MI? / İBRAHİM FIRAT

Toplumların sağlığını etkileyen sebeplerin varlığı, gelişmelerinin ve terakkilerinin önünde devasa setlerin oluşmasına sebebiyet verir. Gelişim yolunda ilerleyen toplumlara bakıldığında insanlarına özgürce ortamlar oluşturan, düşünce ve inançlarına saygı gösteren, üzerlerindeki korku bulutlarını dağıtarak özgürce ve eşitçe yaşama imkânları sunan bir perspektif izledikleri görülür. İnançları, bakış açıları ve yaşam tarzları farklı olduğundan teknolojide ileri bir seviye yakalamış Batı dünyası ile İslam dünyasının karşılaştırılması nispi olarak ele alınabilse de çok sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir. Ancak İslam dünyasının tarihte yaşadığı parlak günleri bugünüyle kıyaslanırsa daha mantıklı ve daha uygun sonuçlara ulaşılabilir.

Batı dünyasında despotluk ve kilisenin zorba hâkimiyeti varlığını sürdürürken, Batı insanı Ortaçağın ibretamiz karanlık günlerini derinlemesine yaşamaya mahkûm edilmişti. Ancak İslam’ın oluşturduğu özgür ortam sayesinde özgürleştirilen insanlar medenice yaşama imkânına kavuşabilmişlerdi. Bu sağlıklı ortamın insanları büyük eserler bırakmış, İslam’ın eşsiz medeniyetini temellendirmişlerdi. Bugün ise İslam dünyasını saran despot yönetimler, Müslüman milletlerin sırtında birer kambur gibi durmakta, insanların özgürce düşünmelerine, düşünce ve inançları çerçevesinde yaşam alanı oluşturmalarına engel olmakta ve İslam dünyasını koca bir zindana çevirmektedirler.

Çoğu kez etrafımızdaki despot rejimlere haklı olarak eleştiri oklarını yöneltiriz. Oysa kendimize gelince lal kesilir, bir şeylerin ters gittiğini gördüğümüz halde ya korku sarmalının bizde oluşturduğu kabulden veya kadere boyun eğme dürtüsünün baskın çıkmasından dolayı ses çıkarmama gibi bir tutumun içerisinde bulunuruz. Ancak bizdeki zorba ve despotça idare İslam dünyasındaki monarşilerde görünenlerden çok daha köklü ve derindir. Osmanlının son zamanlarında ordunun ipleri ele geçirdiği İttihat ve Terakki tablosu hiçbir irade tarafından değiştirilememiş, o günden bugüne yapılan kanunsuzluklara, yolsuzluklara, katliamlara ve zorbalıklara engel olan ve onu durduran kimse bulunmamıştır.

Cumhuriyetle iktidarlarını pekiştiren İttihat ve Terakkiciler, ilk etapta İstiklal Mahkemeleriyle Müslüman halkın canına okudular. Hiçbir delil aramadan, keyfi yargılamalarla doğudan batıya on binlerce insan sorgudan geçirilmiş, bunlardan binlercesi sabit hiçbir suçları görülmeden ipe çekilmişti. Bu aşağılık zulme dayanamayan Müslüman halkın yer yer kıyamına karşılık hiddetini ve şiddetini ülke çapında ortaya koyan ordu, yerleşim alanlarını yakarak ve insanları topluca katlederek düşman gördüğü Müslüman halkı te’dib faaliyetlerini aralıksız sürdürmüştür. Şeyh Said kıyamı bahane edilerek Kürt illerinde binlerce insanın canına kıyılmış, yüz binlercesi topraklarından koparılarak sürgüne gönderilmiştir. Mustafa Muğlalı gibi eli kanlı askerler değişik bölgelere yerleştirilerek temizleme hareketi başlatılmış, başını kaldıranlar ve askerin zihnindeki kalıplara uymayanlar kafalarına sıkılan kurşunlarla hayatlarına son verilmişti.

Namlunun gölgesinde Kürtlerin varlığı tümüyle inkâr edilmiş, Kürt olduğunu ileri sürenlere alternatif ölümlerden birini seçmenin dışında hiçbir hak tanınmamıştır. Dünyada konjonktürün değişmesi ve kokuşmuş askeri rejimlerin zorba günlerinin sona ermesiyle elleri daralan askerler, alanı halka bırakma gibi göstermelik bir görüntü vermiş, birkaç yılda bir askeri müdahalelerle siyasileri ya ipe çekmiş ya da zindanlara doldurmuşlardı.

Son otuz yılda Ergenekon ve Jitem gibi gizli yapılandırmalarla halkı farklı yöntemlerle cezalandırmaya devam eden askerler, insanları evlerinden alarak bir daha haber alınmayacak şekilde kaybederken, binlerce ailenin ocağını söndürdüler. Ancak dünyada şartların değişmesiyle açıktan açığa zulüm ve zorbalığı eskisi gibi sürdürmede zorlanan askerler mafya ve terör örgütlenmeleriyle karanlık işlerine devam etmektedirler. Son günlerde gazetelere yansıyan asker çıkışlı belgeler askerin mafyatik ve terör hareketlerinin devede kulak kısmından başkası değildir.

Ülkenin geri kalması, toplumdaki huzursuzluklar, kavga, gürültü ve olayların kaynağında askerin gayrımeşru yapısı ve faaliyetleri vardır. Özgür ülkelerde ordu devleti dış düşmandan korumak için yapılandırılırken, bizde iktidarın tadını damağında hisseden ordu, tam bir asırdır insanımızın kanını vampir gibi emmekte, hiçbir düşmanın yapamadığı kadar büyük ve onarılması zor zararlar vermektedir.

Zor durumda kalınca bukalemun gibi renk değiştirerek kendisini başka türlü göstermekten de geri durmamaktadır. Örneğin Kore savaşında, Sovyetler Birliğine karşı gövdelerini emperyalist ABD’nin askerlerine siper etmeleri için götürülen Müslüman halkın çocuklarının ölüme sürüklenmesine kılıf hazırlamak amacıyla sonuna kadar İslam’ı kullanmaya ve istismara çalıştılar. Emperyalist ülkelerin sömürgelerine kurban edilen zavallı gençlerin kutsal bir savaşa katıldığını halka kabul ettirmek için bir sürü yalan hikâyeler uydurup İslam düşmanı komutanları keramet sahibi birer veli konumuna getirmekten geri durmadılar.

Diğer bir örnek ise, dini inançlarından dolayı yıllardır binlerce Müslüman’ın canına kıyan askerlerin, sıkıştıklarında uçaklardan, cihad ile ilgili ayet ve hadislerin yazılı olduğu bildirileri Kürt halkı üzerine yağdırma faaliyetleridir. Örtünmeyi emreden ayetler söz konusu olunca keskin bir kılıca dönüşerek en ilkel ve en koyu düşmanlıklarını her fırsatta ortaya koymaktan geri durmamaktadırlar.

Onlarca yıldır halkımızın kafasına yerleştirilen “Peygamber ocağı” tabiriyle ordu yan yana getirildiğinde, yüz yıllık karnesiyle ordunun değil peygamber ocağı, şeytan ocağından öteye bir özellik taşımadığı görülmektedir. Buna rağmen birileri ordunun peygamber ocağı olduğunda ısrar ediyorsa, bu konuda haklı olabileceği tek nokta, kâinatın efendisi kerem sahibi Peygamberimiz (sav)’ı temsil eden ordu değil, yalancı ve sahtekâr olup peygamberlik iddiasında bulunan Müseylemet’ül-Kezzab gibilerinin ocağı olabilir.

Dünyanın büyük bir değişim yaşadığı ve insanımızın bilinçlenip medeni cesaret gömleğini sırtında taşımaya başladığı günümüzde askerin sahtekârlıkları ve mafyavari yapılanmaları yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaktadır. Yaklaşık bir asırdır insanımızın kafasına vura vura hayattan bezdiren zalimler bilmeli ki küfür devam edebilir, ancak zulüm hiçbir şekilde devam edemez. Üzerinde yaşadığımız toprakların üzerinde onlarca medeniyet yaşamış, milyarlarca insan gelip geçmiştir. Zulüm tırmanıp insanların hak ve hukukları ellerinden alınınca sistemler sarsılmaya başlamış, büyük yıkıntılarla hayat sahnesinden çekilmişlerdir. Günümüzde zulmün ayyuka çıktığı bu günlerde zalimlerin son nefeslerini kulaklarımızda duyar gibiyiz.

Selam ve dua ile…

 

İbrahim FIRAT

Diger Basliklar
   VAHDET VE TAHAMMÜL -7
   VAHDET VE TAHAMMÜL -6
   VAHDET VE TAHAMMÜL -5
   VAHDET VE TAHAMMÜL -4
   VAHDET VE TAHAMMÜL -3
   VAHDET VE TAHAMMÜL -2
   VAHDET VE TAHAMMÜL -1
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -41
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -40
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -39
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -38
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -37
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -36
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -35
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -34
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -33
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -32
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -31
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -30
   KUR'AN TOPLUMUNUN ÖZELLİKLERİ -29
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git