ŞEHİD İMAD MUĞNİYE “Allah Mü'minlerin mallarını ve canlarını, karşılığında kendilerine cenneti vermek üzere satın aldı. Onlar Allah yolunda savaşırlar, bu yolda kimi zaman öldürürler ve kimi zaman da öldürülürler. Bu, Allah'ın üzerine borç aldığı ve hem Tevrat'ta, hem İncil'de, hem de Kur'an'da yer verdiği bir sözdür. Allah’tan daha çok sözünde duran kim olabilir ki? O halde yaptığınız bu alışverişe sevininiz. İşte büyük kurtuluş, büyük başarı budur.” (Tevbe -111) Hayatını İslami mücadeleye adayan, İslam düşmanlarına özellikle de Siyonistlere ve ABD emperyalizmine karşı onurlu ve kahramanca bir mücadele veren Lübnan Hizbullahilerinin komutanlarından İmad Muğniye, Mossad ve CIA’nın yoğun uğraşları neticesinde 12 Şubat 2008 günü kendisine karşı yapılan kalleşçe bir suikast sonucu İslam’ın aziz şehidleri kervanına katıldı. Hacı Rıdvan namı ile tanınan Seyyid İmad Hasan Muğniye, 1962 yılında Sur şehrinin Arapsalim köyünde dünyaya gelir. Bir müddet sonra Güney Lübnan’a yerleşirler. Muğniye, Liseye kadarki okul eğitimini burada tamamladıktan sonra Beyrut’a giderek Üniversite tahsiline devam eder. Şehidin babası Lübnan’da tanınmış, meşhur ve etkin Şii âlimlerinden Ayetullah Seyyid Cevad Muğniye’dir. İslam davası uğruna iki kardeşini Şehid veren İmad Muğniye, dindar bir aileden gelmenin etkisiyle de küçük yaşlarında İslami mesuliyetinin bilincine varmış kabiliyet ve becerilerini bu uğurda seferber etmiştir. 1979 yılında gerçekleşen İran İslam İnkılâbında etkin olan gençlerin fedakârlıklarından etkilenmiş, ayrıca İmam Humeyni’ye karşı ise özel bir muhabbeti oluşmuştur. Devrimden ve gençlerin fedakârlıklarından etkilenen İmad Muğniye, daha düzenli ve teşkilatı bir çalışmanın içine girerek İşgalci Siyonistlere karşı örgütlenir. Genç yaşında zalimlerin zulmüne karşı mazlumların cephesinde yer almanın gerekliliğini kavrayan Şehid Muğniye, bu mücadeleyi İslami bilinçle ve Cihad şuuru ile yapma azmi içine girer. Bu amaçla Ekim 1980 yılında henüz 18 yaşlarında iken Siyonistlere karşı sıcak mücadele ortamına atılmak için işgal altındaki Filistin’e giderek Fetih ve Emel örgütleri ile beraber çalışır. Burada 17. kuvvetler adlı özel bir ekibin içinde direniş faaliyetlerine katılır. Bu dönemde birçok silahlı eylemlerde de bizzat bulunur. Burada Ebu Amar, Ebu Cihad ve Ebu Eyad gibi Filistin direnişinin önemli isimleri ile çalışarak Filistin davasına faydalı hizmet ve fedakârlıklarda bulunmuştur. Filistin’de mücadeleye başladıktan kısa bir süre sonra kurulan Emel örgütünün içinde önemli bir konuma gelir. Seyyid Musa Sadır’ın kayıp olmasından sonra Şehid Haci İmad kendini daha fazla cihada vererek mesuliyetini yerine getirmenin gayreti içine girmiştir. İslami Cihad ve hizmette kendisine örnek aldığı komutanlardan biri de Şehid Mustafa Çamran’dır. 1982 yılında Siyonistlerin Lübnan’ı işgal etmeleri ile İmad Muğniye oluşturduğu özel bir birlikle Filistin’den Lübnan’a geçerek Cihad faaliyetlerine burada devam eder. Beyrut’un Ğuld mıntıkasında bulunan İsrail askerleri ile çatışmaya girerek Siyonistlere unutamayacakları darbeler indirir. Şehid bu eylemlerinden sonra Lübnan Hizbullahilerine katılır. Yıllarca Emel örgütü çatısı altında Cihad faaliyetlerini yürüten Şehid, 1992’de Abbas Musavi’nin şehadetinin ardında Seyyid Hasan Nasrullah’ın Hizbullah’ın başına geldiği sırada Hizbullah saflarına katılarak Hizbullahilerin işgalci Siyonistlere karşı direnişlerinde bir fiil yer alır. Hizbullahi hareketin askeri faaliyetleri içinde aktif rol alarak Siyonistlere karşı verdiği büyük mücadele ve vurduğu etkili darbeler sonucunda, onun üstün beceri ve kabiliyetlerini gören Hizbullah yönetimi, kendisini özel ekipler komutanlığı görevine getirir. 2000 yılına kadar Siyonistlere karşı yapılan birçok çatışma ve eylemlerde bizzat bulunmuş ve yaptığı eylemlerle İslam düşmanlarını acze düşürmüştür. İmad Muğniye, tecrübesi ve yeteneği ile göz dolduruyor ve direnişçi gençlere büyük bir moral ve destek oluyordu. 2006 yılının Temmuz ayında 33 günlük savaş olarak adlandırılan savaşta, İsrail’in hezimete uğramasında kendisinin yaptığı askeri planlar ve izlediği metotların büyük etkisi olmuştur. Bu savaşta kardeşi Cihad Muğniye de şahidler kervanına katılır. Daha önce de İsrail ajanları kardeşi Fuad’ı Şehid etmişlerdi. Muğniye mücadele sahasına atıldığı ilk günden beri İslam düşmanlarının korkulu rüyası haline gelmiş ve kendisine karşı eylem yapmak için var güçleri ile seferber olmuşlardı. Mossad, İmad Muğniye’ye ulaşmak için ticaretle uğraşan kardeşi Fuat ile Filistinli bir ajan vasıtasıyla ticari ilişkiye geçmişti. Görevlendirilen ajan farklı yöntemler denediği halde isteğine kavuşamayınca Mossad’ın sağladığı imkânlarla silah kaçakçılığı işine girerek Fuad’ın vasıtası ile silahları İmad Muğniye satma planları kurmuştu. Ancak İmad’ın duyarlılığından dolayı bunda da başarılı olamamışlardı. 1996 yılında Beyrut’ta İmad Muğniye’ye karşı yapılan bir suikast girişimi neticesinde kardeşi Fuad ve yanında bulunan arkadaşı şehit olmuştu. İmad Muğniye, ailece direniş ve mücadelenin içinde olduğundan dolayı İşgalci Siyonist İsrail’in saldırısına hedef olmalarına rağmen; Şahadeti kendilerine Allah’ın bir lütfu olarak gördüklerinden, davaları uğruna karşılaştıkları sıkıntılara karşı sabır ve metanet ile vakarlı bir duruş sergilemişlerdir. Bu açıdan İslami mücadele verenler için örnek bir aile teşkil ederler. Şehid, İslam düşmanlarına darbeler indirmeye başladığı günden beri Mossad ve CIA’nın en çok arananların listesinde yer alıyordu. Tüm gayret ve çabalarına karşı İmad’ın doğru dürüst bir fotoğrafına bile ulaşamıyorlardı. Bu durum onların acizliğini ortaya koyduğu gibi İmad’ın ne denli tedbirli davrandığının da bir belirtisiydi. Kendilerini davalarına adayan mücahidlerin İslam düşmanlarının oyun ve desiselerine karşı duyarlı olmalarının ne kadar elzem olduğunun da bir göstergesiydi aynı zamanda. İmad’ın duyarlılığını anlayamayan istihbarat örgütleri İmad’ın değişik zamanlarda iki estetik ameliyat yaptığını söylüyorlardı. Oysa gerçekten böyle bir durum söz konusu değildi. Şehid hiçbir zaman tedbir adına İslami mücadelesini ve programını da aksatmazdı. Ancak Allah’ın takdir etmiş olduğu en hayırlı akıbet günü gelmişti. İmad Muğniye Suriye’nin Şam kentinde arabasını park ettiği çıkış yoluna bırakılan bir aracın infilak ettirilmesi sonucu şehit edilir. Şahadetinden hemen sonra mübarek naaşı Lübnan’a götürülüp kendisinin şehid olduğu açıklandı. Bu eylemi yapan piyonlar, belki de açıklama yapılana kadar kimi terör ettiklerini bilmiyorlardı. Ancak hedefin önemli bir şahsiyete yönelik olduğunu belki biliyorlardı. Şahadeti münasebeti ile yaptığı açıklama ve konuşmalarında kendisinin intikamının ağır olacağını vurgulayan Hizbullah lideri Seyyid Hasan Nasrullah, son açıklamasında İmad Muğniye’ye karşı düzenlenen suikastı Mossad’ın yaptığının kesin olduğu ancak kimlerin yardımı ve desteği ile yaptıklarını araştırdıklarını belirterek konu ile ilgili çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Bu vesile ile İlahi vaadin ve nihai zaferin gerçekleşmesi için Şubat ayında şehit olan İmad Muğniye ve diğer İslam şehitleri Hasan El-benna, Malcolm X, Atıf Hoca, Metin Yüksel, Seyyid Abbas Musavi, Şeyh M. Zeki Atak, Av. Davut Ufuk Demirel, Sabahaddin Sap… ve diğer bütün şehidlere Allah’tan rahmet diler, bizleri onların yollarının müdavimlerinden eylemesini dilerim. Amin… Selam ve Dua ile… M. Celal Mücahid |