Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

LE KUM DİNUKUM WELİYE DİN / ABDULLAH HOCAOĞLU

Yüksek yargı mensuplarının, kurumları ile ilgili açılış törenlerindeki konuşmalarda İslam’a ve İslami değerlere saldırı neredeyse bir gelenek halini aldı. Yüksek yargı mensupları bu tür toplantılarda kurumsal işlevleri ve sorunlarını ön plana çıkarmak yerine, genelde İslami değerleri hedef alıcı ve laikliği “yüceltici” konuşmaları tercih etmektedirler.

 “Yargıtay Başkanı Gerçeker, Adli Yıl Açılış Konuşması'nda “dogma” diye söz ettiği Kur'an ayetlerini “tanrıdan nakledildiği öne sürülen kurallar” şeklinde nitelendirirken, kendi elleri ile yazdıkları yasaları ise “yaratılan hukuk” olarak yorumlayıp, adeta dokunulmaz kıldı!.. Gerçeker, bununla da yetinmeyerek, laiklik konusunda Hıristiyanlık ile İslam'ı karşılaştırma cüretinde bulundu. Laik devletin koyduğu kuralların Hıristiyanlıkla bağdaştığını, dolayısıyla bir sorun olmadığını söyleyerek, laikliğin Hıristiyan merkezli bir ilke olduğunu kabul eden Gerçeker, laiklik konusunda İslam'ın ise “sorun yarattığını” söyledi.” (haber vaktim.com 9 Eylül 08)

Kemalist rejimin bir çok kurumundan İslami değerlere bu tür saldırılar yapılmakta ve Müslüman halkın dini inancıyla alay edilmektedir. Genelkurmay başkanlığının, birçok bildirisinde İslam dini için “gericilik” vasfını kullanması bakış açılarının bir nişanesidir. Aslında bunlar laikliği gerçek anlamıyla özümsemiş olsalar, kimsenin yaşam şekline müdahale etmez ve hiçbir değere saldırmazlar, en azından halkın inanışına bir saygıları olurdu. Ama Onların laiklik anlayışı din ve devlet işlerinin ayrıldığı laiklik yerine, Kemalizm ideolojisinin dayattığı devletin her konuda dine müdahale ve engellemesi şeklinde olduğundan, sürekli halkın dini değerlerini küçük görmekte ve saldırmaktadırlar.

Onların tek derdi kokuşmuş laikliği koruyabilmek ve laiklik adı altında elit zümrelerinin çıkarlarını muhafaza etmektir. Yoksa onlar da iyi biliyorlar ki Kemalist rejimin dayattığı ve uygulamaya çalıştığı laikliğin Hitler faşizminden bir farkı yoktur. İnançlara saygı ise sadece onların çizdiği çerçevede ve onların dayattığı anlayıştır. Kemalist rejimin bugüne kadarki uygulamaları ile inançlara ne derece saygılı olduğu da Müslüman halkımız iyi bilmektedir.

Yargıtay başkanı için bir söze gerek yok, çünkü kendi rengini ortaya koymakta, fikrini açıklamaktadır. Kur'an ayetlerini “tanrıdan nakledildiği öne sürülen kurallar” olarak gören beşeri hukuk sistemini ise “yaratılan hukuk” şeklinde tanımlayan birinin inancı da kafa yapısı da ortaya çıkmaktadır. İslami değerlere inanmayan ve beşeri hukuku İslam’dan üstün tutan birinin sözlerini kale almak veya cevap vermek anlamsızdır. Ama bunların gerçek yüzlerini ortaya çıkarmak için de beyanlarının Müslüman halk tarafından iyi okunması gerekir. Bunların anlayışı, yaşam felsefeleri ve İslam’a bakış açıları bilinmeli ki gerçek yüzleri ortaya çıksın ve birileri “İslam’a saygılıyız bu ülkede camilerde namaz kılınıyor” demagojisine başladığında Müslüman halkımız kanmasın, bunların gerçek niyetini unutmasın ve Kemalist rejimin neredeyse bir asırdır Müslüman halka yaptığı zulmü hatırlasın ve safını belirlesin.

Yaptıkları baskılar onları kesmemiş olacak ki artık, İslami değerlerin çağdaş(!) yorumlarından veya değiştirilmesinden bahsediliyor ve çeşitli vesilelerle gündeme getiriliyor.

Madem ki siz inanmıyorsunuz, İslami değerlerin çağdaşlaşmasından size ne?

Madem ki bu güne kadar yapmadığız baskı kalmadı, İslami değerleri tartışmak sizi ne ilgilendirir?

Madem ki laiklik sizin için bir dini anlayış ve İslami değerlerse “dogma” dır. O zaman size söyleyecek tek söz kalır: “lekum dinukum weliye din

Allah’a emanet olunuz.

ABDULLAH HOCAOĞLU

Diger Basliklar
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -11
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -10
   KÖRLER VE SAĞIRLAR
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -9
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -8
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -7
   İKİ DAMLA GÖZYAŞI
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -6
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -5
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -4
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -3
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -2
   PSİKOLOJİK SAVAŞ -1
   HİZBULLAH CEMAATİNE KİM NİYE SALDIRIYOR
   BUGÜN BAYRAM
   TEK TÜRKİYE TEK CEMAAT KİMİN PROJESİ
   FOTOKOPİ DELİL OLMAZMIŞ
   BÜYÜK FELAKET ( I I )
   BÜYÜK FELAKET ( I )
   BİRİLERİNİN HEDEF GÖSTERMESİYLE Mİ HAREKETE GEÇİLDİ?
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git