“Allah’a ve ahiret gününe inanan bir milletin; babaları oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah’a ve Resulüne düşman olanlarla dostluk ettiğini görmezsiniz. Onlar o kimselerdir ki Allah kalplerine iman yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte onlar (Allah’ın taraftarı olan) Hizbullah’tır. İyi bilin ki, kurtuluşa ulaşacak olanlar, Hizbullah’tır. (Mücadele 22)

Temmuz 2006’daki 33 günlük savaşı kazandıktan sonra geçenlerde de masada yapılan savaşı kazanan Lübnan Hizbullah’ının bu başarısı dünya Müslümanlarını gururlandırdığı gibi, bir kez daha gösterdi ki; Allah, kendi yolunda canla başla çalışanlarla beraberdir. “Allah’tan daha çok vaadini yerine getiren kim vardır?” (Tevbe 111)

Siyonist terör devleti ve müttefikleri hem askeri hem de siyası ağır bir darbe aldı. Orta doğuda bundan sonra yapacakları tüm plan ve programları hezimete uğrayacaktır. Bu yenilgi İsrail ve ABD siyasetinin sonu olduğu gibi onlara boyun eğen devlet ve gurupçukları da zelil duruma düşürmüştür.

Bu kazanım özelde Lübnan Hizbullahilerinin başarısı ve zaferi iken, genelde tüm ümmettin sevinç ve gururu olmuştur. Bu zafer ve başarıdan, dava önderleri ve erleri de ders ve ibretler çıkartarak mücadele alanlarında bunu değerlendirmelidirler.

Hizbullah yetkilileri demeç ve açıklamalarında bu başarının Allah’tan olduğunu ve bunun tüm ümmetin başarısı olduğunu belirtmeleri onların küçük hesapların peşinde olmadıklarını göstermektedir. Son gelişmelerle Siyonist terör devletinin 1948 den bu yana yapmış olduğu planları alt üst olmuş ve siyaseti de hüsrana uğramıştır. Hem savaşta hem masada mağlup olmanın şokunu yaşayan bu zalimler, kanın kılıca galip geldiğini bir kez daha gördüler.

Hiçbir zaman unutulmamalı ki, zalimler, akıttıkları şehit kanlarında boğulmaya mahkumdurlar. Yeter ki mazlum ve Mustazaflar ümitsizliğe kapılmasınlar. Dünya Müslümanları Lübnan’da mücadele eden Hizbullahilerin vahdet anlayışlarından dersler çıkartıp İslam düşmanlarının oyunlarını sekteye uğratıp yüzlerine tükürmelidirler. İslam Ümmeti Hizbullahi mücadele yöntemleri ile vahdet anlayışı içinde hareket ederse; Allah’ın yardımı ile İslam düşmanlarının İslam ve Müslümanlar üzerindeki kirli hesapları daima altüst olacaktır.

Bu vesileyle; Kahraman evlatlarını şehid olarak veren, Şehit Anne ve babalarına, eşlerine, çocuklarına ve dava arkadaşlarına taziyelerimi arz eder, aziz naaşları başında dökülen gözyaşlarında zalimlerin boğulmasını Yüce Allah’tan dilerim.

Yıllardır Terör devletinin zindanlarında işkencelere göğüs gerip sabırla direnen, dava arkadaşlarının gösterdiği başarı ve döktükleri kan, gözyaşı ve terin bereketi neticesinde düşmanı acze düşürerek azat olmalarına yol açan cengaverlerin de bundan böyle de İslam için verecekleri mücadelede başarılar diler uzun ve bereketli bir ömür bağışlamasını Aziz ve Kerim olan Allah’tan dilerim. Bu esaretten kurtulma da gösteriyor ki davalarında sebat edenleri hiçbir zaman Allah haşa unutmaz. Bu vesileyle dünyanın dört bir yanında tağutun zindanlarında ilahi dava için işkencelere katlanıp direnen azizlere selam eder, onların da en kısa zamanda azat olmaları için bir çıkış yolu açmasını Allah’tan dilerim.

M.Celal Mücahid