Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36
Bir Hadis: Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
EBUZER'DEN FATİH’E CEVAP / EBUZER (HUSENİ SEVDA OKURU)
Bir topluluğa olan kinimiz kesinlikle bizleri adaletten alı koymamalı... İnşallah bizlerde bunun şuurundayız...
Şimdi eğer ki bir şairin tabiri ile Sizi kurtarmaya geldik" gibi aslı astarı olmayan, aksine bir ırk davasına uşaklık yaptırıp, zerduşluk hayranlığıyla halkı dinsizleştirme politikalarıyla yola çıkıp bize islam zorla kabul ettirildi diyen islamdan nasibini almamışlardan bahsediyorsak şunlardan da bahsedelim Daha düne kadar Danimarka'nın KÂİNAT SERVERİ EFENDİMİZ MUHAMMED (a.s)'a yaptığı hakaretlere ses çıkarmayanlardan bahs ediyoruz. Daha düne kadar dünyanın her yerinden ve her kesiminden tepkilerin geldiği bir sarsıcı kışkırtmaya sessiz kalanlardan bahs ediyoruz. Ufacık bir kınama metnini bile yayınlayamayan, kendini bu PEYGAMBER'in ümmeti olarak görmeyen bir gruptan bahs ediyoruz. Kendilerini laikliğin teminatı ve islamın karşısında kale olarak tanıtan gruptan bahs ediyoruz. Bu bukalemun gibi renkten renge giren bu gurubun peşinden giden. Mazlum müslüman Kürt halkından bahsediyorsak bunun neden ve sebeplerini de söylemeliyiz ki sonuca varalım.
Diyorsunuz ki mazlumdur bunlar. Bizde mazlumların yanında yer alacağız. ALLAH aşkınıza söyleyin hangi mazlumiyet, hangi anlayıştır ki sizi bunu düşünmeye sevk eden? Ellerine güç geçtiği zaman mazlum halkın tepesine binen benmiydim? Ellerine güç geçince, açlıktan nefesleri kokan halkı haraca bağlayan benmiydim? Bu halkın gençlerini dinsizleştirip dağa çıkaran, bu halkın enerjisini boşa harcatan benmiyim? Bu halkın kızlarını çırılçıplak soyup sokaklara salan, sözüm ona devrim nikâhı diye bir kızın 4 erkekle evlenmesi rezilliğini ortaya çıkaran benmiyim? VALLAHİ BİZLER BU REZİL TOPLULUKTAN BERİYİZ... VE ONLARLA HİÇBİR İŞİMİZ OLMAZ...
Herkes durduğu yerin farkında olsun. Kalbi müslüman olupta BEDİR harbinde müşrik olarak ölen birçok kişinin hayatını hepimiz okumuşuz. Sözlerimizle ve yazılarımızla küfrü aşikâr olan grupların reklamını yapmak bizim işimiz olmaz olmamalıdır.
Yazmaya kalksak ciltlere sığmaz belki bu zalimlerin bu halka yaptıkları. Hiç korkun olmasın, bunların CHP ya da MHP'den hiç bir farkları yoktur.
Safımız zulme tağuta karşı duranların safıdır...
Zalimlerin kanatları altında duran ve onların kirli ellerini sıkanlar, İslam saflarından ve tevhidi kıyamcı duruştan çok uzaktadır.
Fatih kardeşim bu tartışmayı bitiriyorum artık cevap vermeyeceğim sebebide şunlar olabilir. Selametle...
1- Tartışma hasede yol açar
Hadis-i şerifte, (Haset, ateşin odunu yediği gibi, hasenatı yer) buyruldu. (İ.Mace)
Tartışmada galip gelen de, mağlup olan da zararlıdır.
Mağlup olana, (Falanca senden daha ileri görüşlüdür) denince, galip gelene haset etmeye başlar.
Tartışmada galip gelen kimse, kendini üstün görmeye başlar.
(Falanca, kendi yoluna girmek için beni davet etmişti. Fakat kendisi hakkı görünce bizim yolumuza girmeye mecbur kaldı) der, kendini üstün görmeye çalışır. Hadis-i şerifte, (ALLAH ü Teâlâ, kibredeni alçaltır, tevazu edeni yükseltir)
buyruldu. (Taberani)
2- Hakkı küçük görmeye sebep olur
Tartışmacı, kendini üstün görme hastalığından kurtulamaz. Her zaman
kendisinin hâkim olmasını ister. (Niye hep kendin konuşuyorsun) diyenlere,
(Biz böyle davranmakla ilmin izzetini koruyoruz) der. Hasmının
bildirdiklerine önem vermez, onun delillerini küçük görür. Hadis-i şerifte buyruldu ki: (Hakkı küçük görmek kibirdendir.) [İ.Gazali]
3- Kin tutmaya yol açar
Kendi fikrinin kabul edilmediğini gören tartışmacı, karşısındakine kin
besler, bazen ömür boyu onu affetmez. Kin bir felakettir.
Hadis-i şerifte, (Mümin kinci olmaz) buyrulmuştur. (İ.Gazali)
4- Gıybete sebep olur
Tartışmacı, hasmının sözlerini naklederek, (O şöyle dedi, ben şöyle cevap
verdim) diyerek kendini gıybetten kurtaramaz. Her ne kadar hasmının
söylediği sözleri doğru olarak nakletse bile, maksadı onun acizliğini
göstermek olduğu için, hasmı da bu konuşmalardan Razı olmayacağına göre,
sözleri gıybet olur. Hâlbuki ALLAH ü Teâlâ gıybet etmeyi, ölü eti yemeye
benzetmiştir
5- Övünmeye sebep olur
Tartışmacı, galip gelirse, kendini övmekten kurtaramaz. (Şu delilleri
getirerek onu susturdum) diye kendini över. Hâlbuki (Çirkin olan doğru,
kişinin kendini övmesidir) denilmiştir. ALLAH ü Teâlâ da kendimizi övmekten
bizi men ederek, (Elbette ALLAH, kendini beğenip övünen hiç kimseyi sevmez)
buyurmaktadır. (Lokman18)
Arkadaşını mağlup etmekle övünen bir cemiyette, kardeşliğin tesisi mümkün
olur mu? Övünmek, başkasını hakir, aşağı görmekten ileri gelir. Hâlbuki
hadis-i şerifte buyruldu ki: (Din kardeşini hakir görmek, kötülük olarak yeter.) [Müslim]
6- Kusur araştırmaya sebep olur
Tartışmacı, hasmını yenmek için onun gizli kusurlarını araştırmaktan kendini
alamaz. Nerede ne demiş, diye araştırır. Hâlbuki ALLAH ü Teâlâ, tecessüs
etmeyi, yani başkalarının kusurlarını araştırmayı men etmiştir. Tartışmacı,
hasmının bedeni kusurlarını ima ile de olsa söyler. Mesela; hasmı gözlüklü
ise, (Bu gerçekler gözlükle görülmez, gerçeği görmek için gözlük kâfi
değildir) diyerek hasmının, gözündeki kusurunu, bedeni kusurlarını ilmi
noksanlığı için bir özür sayar.
7- Zarara sevinmeye sebep olur
Tartışmacı, hasmının yenilerek kötü duruma düşmesine sevinir.
Hâlbuki hadis-i şerifte buyruldu ki: (Kendisi için sevdiğini, din kardeşi için sevmeyen kâmil mümin olamaz.) [Buhari]
8- Nifaka, riyaya yol açar
Tartışmacı, zahiren hasmına sevgi gösterir. O ise bu sevgisinin yalan
olduğunu bilir. Bu ise nifaktır, münafıklık alametidir. Tartışmacı halkın gözüne, gönlüne girebilmek için bazen demagojiye sapar. Halka yaranmak ise
riyadır. Hadis-i şerifte, (Riya küçük şirktir) buyruldu. (Taberani)
Dil ile sevgi gösterip, kalben bir mümine buğzeden, lanete müstahak olur
9- Hakkı kabul etmemeye sebep olur
Tartışmacının nefret ettiği şey, hakkın hasmının ağzından çıkmasıdır.
Hâlbuki hakkı kabul etmemek büyük felakettir. Hadis-i şerifte buyruldu ki:
(ALLAH ü Teâlânın en sevmediği kimse, hakkı kabul etmekte inat edendir.)
[Buhari]
10- İnada sebep olur
İnat, karşımızdakini aşağı görmeye, ondan nefret etmeye, ona düşmanlık
beslemeye yol açar. Hadis-i şerifte buyruldu ki:
(Din kardeşine itiraz etme, boş konuşma, [üzücü] şaka yapma ve verdiğin
sözden cayma!) (Tirmizi)
Bir topluluğa olan kinimiz kesinlikle bizleri adaletten alı koymamalı... İnşallah bizlerde bunun şuurundayız...
