18 Ekim 2009 Pazar günü İran’da bir intihar saldırı meydana geldi. Sistan-Belucistan’ın Serbaz şehri Pişin mıntıkasında meydana gelen ve ölü sayısının 41, yaralı sayısının 39 olduğu bildirilen bu olayda, içinde Kara Kuvvetleri Komutan yardımcısı orgeneral Nur Ali Şuşteri, Devrim Muhafızları Hürmüzgan Bölge Komutanı Orgeneral Muhammed Zade ve İranşehr’in Devrim Muhafızları Komutanı Muradi’nin de içinde bulunduğu çok sayıda askeri erkan, kabile reisleri ve sivil yetkiler hayatlarını kaybettiler.

Eylemi, Abdulmalik Rigi’ye bağlı grup üstlendi. Cundullah olarak bilinen gruba, yörede Abdulmalik Rigi grubu denmektedir.

İran İslam İnkılabı Rehberi Seyyit Ali Hameney’in Sistan-Belucistan temsilcisinin bölgede üç gün yas ilan ettiği olayla ilgili yankılar devam ederken önemli gelişmeler de yaşanmaktadır.

İran’ın Kürdistan vilayetine bağlı Bukan şehri milletvekili Muhammed Kasîm Osmanî, Sunni vekilleri temsilen mecliste bir bildiri okuyarak; olayı şiddetle kınadıklarını, bu olayın faillerinin derhal yakalanması gerektiğini, bu eylemin, yakın zamanda Kürdistan’da şehit edilen Sunni alimlerden mamosta Seyyid Muhammed Şeyhulislam ve mamosta Burhan’ın eylemlerinin bir devamı olduğunu ve bu eylemlerin köklerinin dışarıdaki düşmanlara dayandığını ifade etti.

Öte yandan, olayı üstlenen grubun lideri Abdulmalik Rigi’nin kardeşi Abdulhamit Rigi, birkaç ay önce Sistan-Belucistan’ın ileri gelenleri arasında yaptığı bir konuşmasında; grup lideri Abdulmalik’in defalarca Pakistan’ın Karaçi ve İslamabad şehirlerinde FBI ve CIA yetkilileriyle görüşmelerde bulunduğu, para, muhaberat malzemeleri ve uydu techizatı aldığını söylemişti.

Kara Kuvvetleri Komutan yardımcısı olan Nur Ali Şuşteri, Şii-Sunni arasındaki mezhebi taassup ve yanlışlıkların ortadan kaldırılması ve vahdetin gerçekleşmesi için yıllardır o bölgede faaliyetlerde bulunuyor ve bu amaçla bölgenin alimleri, ileri gelenleri, kabile reisleri ve yetkilileriyle, halkın da katılımıyla geniş toplantılar düzenliyor, etkinlikler tertipliyordu. Beşincisini tertip ettiği bu toplantıda, spor salonu girişinde bir intihar eylemcisinin üzerindeki patlayıcıları patlatmasıyla hayatını kaybetti.

İslam alemi, yüzyıllarca mezhepler arasındaki çekişmelerden kan kaybetti, güç kaybetti. Mezhepleri din haline getiren koyu taassuplar, ümmet arasında derin ayrılıklara, tartışmalara, olaylara ve hatta savaşlara sebep oldu. İran İslam İnkılabının gerçekleşmesinden sonra ise özellikle Şii ve Sunni arasındaki ihtilaflar İslam düşmanları tarafından çok daha fazla ve şeytanca kullanılmaktadır. Bu amaçla CIA ve MOSSAD tarafından pek çok gruplar oluşturulmuş ve finanse edilerek eylemlere sürüklenmiştir. İşin acı tarafı ise Suudi hanedanlığının finanse ettiği pek çok grubun, Şii’leri tekfir etmeleri, onlarla iyi ilişkiler geliştiren Sunnileri hain ve işbirlikçi görmeleri, bu nedenle onları hedef düşman görüp onlara yönelik eylemlerde bulunmaları ve bu eylemleri din adına yapmalarıdır.

Bu gün İslam ümmetinin her zamankinden daha fazla birliğe, beraberliğe, dayanışmaya ve yardımlaşmaya ihtiyacı vardır. Bu gün, ihtilafları bir tarafa bırakıp İslam düşmanlarına karşı vahdete sarılmaya ve güçlenip İslam’ı müdafaa etmeye her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. İslam düşmanları, bu gün İslam ümmeti arasındaki ayrılık ve parçalanmışlıklardan ve bunun neticesinde oluşan zayıflık ve güçsüzlüklerden yararlanarak her yerde Müslümanları vurmakta ve kontrolünde tutmaya çalışmaktadır. İşgal altındaki Filistin, Afganistan, Irak ve Çeçenistan’ın yanı sıra, bu gün İslam ülkelerinin çoğunda İslam düşmanlarının hüküm sürmesi ve Müslümanlara yönelik baskı ve zulümlerin devam etmesi, başka bir şekilde izah edilebilir mi? Eğer Müslümanlar parçalanmışlık içinde olmasaydı bütün bunlar söz konusu olabilir miydi?

Bu gün hiç şephesiz Müslümanlar için en temel ve öncelikli olan meselelerden biri vahdettir. Bundan dolayı vahdete yönelen darbeler, vahdete karşı girişilen eylem ve tavırlar; İslam davasına, İslam ümmetinin selametine yönelen birer darbedir ve İslam düşmanlarına birer hizmettir.

Sistan-Belucistan’ın Serbaz şehri Pişin mıntıkasında meydana gelen olay; vahdete karşı ve Müslümanlar arasında mezhebi düşmanlıkların oluşmasına yönelik bir eylemdir.

Olayda hedef seçilenler; Müslümanlar arasında vahdetin gerçekleşmesi için yıllardır çaba sarf eden şahsiyetlerdi ve elbette ki hayırlı bir hizmet içinde idiler. Bu hayırlı hizmetleri nedeniyle hedef seçilip vuruldular ve şehit oldular.

Bu vesileyle, söz konusu olayı şiddetle kınıyor, olayda şehit düşenlerin şehadetlerini tebrik ediyor, ailelerine ve yakınlarına sabır diliyor, İslam ümmetine taziyelerimizi sunuyoruz.

Allah’a emanet olun.

HÜSEYNİ SEVDA EDİTÖRÜ