Bismihi Teâlâ
Rahmet ikliminin yaşandığı
ve Allah Teâlâ’nın büyük nimetlerle donattığı mübarek Şehri Ramazan ile bir kez
daha buluşuyoruz. Bu güzel ay, Allah Teâlâ’nın Mü’min kullarına bahşettiği en
ulvi hediyelerden birisidir. Bu ayda, bir yıl içerisinde yaptıklarımızı gözden
geçirme ve kendimizi hesaba çekme imkânına kavuşuruz. İslami hayatın sınırlarını
zorlayan tutum ve davranışlara çekidüzen verme fırsatını yine bu ayda elde
ederiz. Ramazan, hayata çekidüzen verme ve arınma ayıdır. Hayatımızı Kur’an ve
sünnet çerçevesinde düzenlemek için bize yeni imkânlar sunmaktadır. Ayrıca en
yakınımızdan en uzağımıza kadar bütün Müslümanlarla diyalog kurmamıza fırsat
tanımaktadır.
Bu güzel ayı bir başlangıç
kabul edip Kur’an ve sünnete daha içten ve daha güçlü şekilde yönelmeliyiz.
Etrafımızı saran, kimi zaman insanlarımızın etkilenmesine neden olan cahili
hayattan sıyrılıp hayatımızı Kur’an ve sünnet ile donatmalıyız. Kur’an ve
sünnetin çerçevesini çizdiği hayatı esas alıp, bu ölçüye uymayan tutum, davranış
ve ilişkilerimizi gözden geçirip Kur’an ve sünnete uymayan yönleri terk
etmeliyiz.
Bedenimiz hastalığa esir
düşmeden, üzerimize yaşlılık çökmeden ve ölüm kapımıza dayanmadan Rabbimiz
tarafından bize sunulan tüm fırsatları yine onun rızası doğrultusunda en iyi
şekilde değerlendirelim. Sürekli olarak hayatımızı muhasebeden geçirelim.
Hesapsız, istişaresiz hiçbir işe girmeyelim.
Günümüz insanını en fazla
meşgul eden, Allah Teâlâ’dan uzaklaştıran ve Allah Teala’ya kulluğunu gereği
gibi yapmasına engel olan şey dünyaya büyük ilgi duyması ve ona şiddetle
bağlanmasıdır. Kardeşler, dünyanın ve içindeki nimetlerin geçici; daimi ve güzel
olanların ise Allah Teâlâ’nın katında olduğuna inanarak hayatını sürdürmelidir.
Baki olan ahiret hayatının karşısında fani olan dünya hayatının bir değerinin
olmadığı bilinmelidir. Her kardeş, yaptıklarını ihlâsla ve Allah Teâla’yı razı
etme çabasında olmalıdır. Ölümü zihnimizde canlı tutan ve dünyanın geçiciliğini
hatırlatan tutum ve davranışlar içerisinde bulunmalıyız. Kabirleri ziyaret
ederek ölüm ve ötesini tefekkür etmeliyiz.
Ramazan vesilesiyle kadın
ve erkek tüm kardeşlerimiz; camilerde, evlerde veya değişik mekânlarda yapılan
Kur’an mukabelesi yanında farz namazları ve Teravih namazlarını cemaatle kılmaya
özen göstermeli ve bu vesile ile yeni yeni dostlar edinmeli, yardıma muhtaç
insanlara yardımcı olmalıdırlar.
Rabbim, hepimize bu mübarek
aydan en güzel şekilde istifade etmeyi nasip etsin. Kendi rızası için yapılan
ibadetleri ve duaları kabul etsin.
Ramazan ayı hayatımızı
rahmet ve bereketle kuşatırken, maalesef dünyanın birçok yerindeki Müslümanlar
Ramazan’ı acı, gözyaşı ve büyük sıkıntılarla karşılamak zorunda kaldılar.
Dünyanın birçok yerinde Müslümanların katledilmesi içimizi acıtıyor. Bundan daha
acısı, bazı yerlerde İslam’a hizmet etme adına birbirinin kanını dökmesidir.
Ellerinde imkânı olan Müslümanların bu kötü tabloyu sona erdirmek için seferber
olmaları gerekir. Buradaki hitabımız devletlerden çok mutedil İslami
yapılaradır. Zira islami hareketlerin ve yapıların devletler gibi çıkar
hesapları yoktur. Yapacaklarını ve söyleyeceklerini Allah için yapar ve
söylerler. Bununla birlikte seherlerde secdelere kapanıp Allah Teala’nın
Müslümanları bu büyük fitneden kurtarması için bolca dua etmeliyiz.
Birbirinin kanını döken
Müslümanların dayanakları ne olursa olsun neticede bu durum Müslüman kanının
dökülmesine sebep oluyorsa; herkesin düşünce, tutum ve davranışlarını tekrar
gözden geçirmesi gerekir. Aslında, tarafların üzerinde etkin yapılar ve
oluşumlar olsaydı bunları bir araya getirip haklı ve haksızı tespit ederek
haklının yanında yer alma gibi bir yükümlülüğümüz doğardı. Ancak bunu yapacak
bir güç olmadığı için, fiili olarak bu çatışmaların içinde olmayan Müslümanlara
düşen, haklı haksız tarafı belirlemekten öte mübarek Ramazan’ı da vesile
edinerek öncelikle dökülen bu kanın durdurulması için çaba sarf etmesidir.
Çatışan tarafların da bu mübarek ayda sakin bir kafa ile başta ümmetin ve içine
girdikleri durumun muhasebesini yapmalarını diliyoruz.
Geçmişte Cemaat olarak
içinde bulunduğumuz şartlar; gerek ülke içinde gerekse dışarıdaki Müslümanlarla
yeterince yakın ilişki ve diyalog kurmaya fırsat vermedi. Rabbime hamd olsun
bugün bize hem içeride hem de dünyanın birçok ülkesinde diğer Müslüman
kardeşlerle konuşma ve tanışma fırsatı vermiştir. Bütün bu kardeşlerimizle bir
araya geldiğimizde genel olarak ümmetin hali ve bu halden kurtulmanın çarelerini
konuşuyoruz. İslam ve Müslümanlara faydalı olmayan her türlü söz ve
davranışlardan kaçınılması gerektiğini söylüyoruz. Zaman zaman muhalif görüşteki
Müslümanlardan iki tarafa da yapılan yanlışlıkları ve ümmetin faydasına olmayan
söylem ve davranışları kendimizce hatırlatıyoruz. Genelde bu tavır ve
davranışımızın doğru olduğu takdir edilmekle beraber zaman zaman bazı fert ve
oluşumlardan eleştiri aldığımız da oluyor. Ancak biz, Müslümanların faydasına
olduğuna inandığımız mutedil ve yapıcı çizgimizi sürdürmeye devam edeceğiz
İnşallah.
Kimsenin yanlışlarına ortak
olmamaları için tüm kardeşlerimiz, bulundukları her ortamda bu tavrımızı
yansıtmalıdırlar. Sohbetlerinde, yazılarında, yorumlarında, seminer ve
konferanslarında birilerini eleştirmek ve yargılamaktan çok; yaşanan olayların
İslam’a ve Müslümanlara olan zararlarına dikkat çekerek, ümmetin faydasına olan
hususları hikmetle yazıp konuşmalıdırlar.
Rabbim, ümmeti karşı
karşıya olduğu fitneden kurtarsın. Bizleri ve kardeşlerimizi her türlü fitneden
korusun, hakkı söyletsin, hakkı yaptırsın ve hakkı yazdırsın. Rabbim,
birbirlerinin kanını döken Müslümanların arasını düzeltsin. Tüm Müslümanları
yekvücut olarak İslam ve Müslümanların izzeti için kâfirler karşısında onurlu,
Müslümanlar karşısında ise alçakgönüllü kılsın.
Bu vesileyle bir paragrafla
da olsa başka bir konuya değinmek istiyorum. Biz bir işe, bir eyleme karar
vereceğimiz zaman yapılacak bu iş ve eylemin İslam’a uygunluğuna, İslam ve
Müslümanların faydasına olduğuna kani olduktan sonra imkânlarımız dâhilinde onu
hayata geçirmeye çalışırız. Bu belirlenen çerçeve ve ölçüler içinde bir işi
yapmaya karar verdikten sonra inşallah hiçbir güç bize engel olamaz. Bu konuda
özellikle gençlerimiz müsterih olsun. Hepsinin gözlerinden öperim. Allah Teala
ile irtibatınız sağlam olsun. İslam’ı en güzel bir şekilde öğrenmeye, yaşamaya
ve tebliğ etmeye devam edin. Siz fedakâr kardeşlerimizin bu dava için gerekli
olanı her an yapmaya hazır olduğunuzu biliyor, bizim de buna hazır olduğumuzu
bilmenizi istiyoruz.
Bu mübarek ay, gün ve
saatlerde özellikle seher vaktinde, farz namazlardan sonra ve iftar saatinde
bizi dualarınızdan mahrum etmeyin. Allah yar ve yardımcımız olsun.
Kardeşiniz Edip |