HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -I- / M. ALİ NUR
Bir yandan da rengi, dili, kavmi, kabilesi ve konumu ne olursa olsun, imanı temel alan, kardeşlik esasına dayanan ve Rasulullah (sav) önderliğinde bir araya gelen yeni bir topluluk (cemaat) oluşuyordu. Bu cemaat, İslam toplumunun çekirdeğiydi ve büyüdükçe İslam toplumu şekillenecekti. Bu dönemde tebliğ de yapılanma da tamamen gizli idi.
HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -II- / M. ALİ NUR
Bir gün Mekke’nin ileri gelenleri kendi aralarında toplanıp, Peygamberimizin amcası ve aynı zamanda O’nun hamiliğini yapan Ebu Talib’in yanına gittiler ve Peygamberimizin yaptıklarını ona şikayet ettiler. Peygamberimizin kendi dinlerini yermemelerini, putlarını kötülememelerini isteyip Ebu Talib’in O’nu engellemesini istediler.
HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -III- / M. ALİ NUR
Müslümanlar çok ağır işkencelere maruz kalmıştır. Yasir ve hanımı Sümeyye, işkence altında canlarını vermiş ve şehit olmuşlardır. Üstelik, oğulları Ammar’ın yanında ve gözleri önünde. Ammar da, üzerine çelikten zırh giydirilir, güneşin sıcağına bırakılır ve kemiklerindeki iliklerin erimesi sağlanırdı.
HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -IV- / M. ALİ NUR
Nihayet Allah (cc) Medine’den gelenlerden bir kısım insana hidayet nasip etti. Nübüvvetin 11. yılında Medine’den gelen insanlar arasında 6 kişi Rasulullah’ın (sav) davetini kabul etti. Bunlar Rasulullah (sav) ile bir yıl sonra, yani nübüvettin 12. yılında 12 kişi olarak Akabe’de buluşup beyat ettiler. Bu nedenle buna, birinci Akabe beyatı denmiştir.
HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -V- / M. ALİ NUR
Rasulullah (sav) Medine’nin sınırlarını belirledi. (Ahmet b. Hanbel, Buhari), Medine’nin çarşı ve Pazar yerini belirleyip kurdurttu ve ticari hayatı İslami esaslara göre düzene koydu. Çarşı ve pazarda yapılan alış-verişler ve diğer muamelelerle de yakından ilgilenirdi. (Ahmet b. Hanbel, Asım Köksal), İslami esaslara göre hüküm verilmesi için Medine’nin adalet işlerini düzene koydu.
HZ. MUHAMMED’İN HAYATINA BAKIŞ -VI-
Rasulullah (sav) vefat ettikten sonra, ardından gelen halifeler çok sayıda seferler düzenlemiş, pek çok beldeyi İslam topraklarına katarak İslam davetini dünyanın bir çok yerine ulaştırmışlardır. Bu seferler sırasında çetin savaşlar yaşanmış ve Müslümanlar şehit vermişlerdir. Çünkü Rasulullah’ın (sav) vefatıyla vahiy sona ermiş ancak, İslam daveti son bulmamıştır. İslam ümmeti, Rasulullah’ın (sav) miras bıraktığı İslam...
|