Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

KENDİ DİLİNDEN HİZBULLAH - 43.BÖLÜM

MENZİL GRUBUNUN TARİHÇESİ HAKKINDA KISA BİLGİ

 1980 öncesi dönemde birçok yerde olduğu gibi Diyarbakır’da da bazı Müslüman fertlerin maddi desteğiyle o zamanın şartlarında İslami kesimin kitap, dergi vb. kültürel ihtiyaçlarını gidermek ve aynı zamanda Müslümanların uğrak yeri ve adresi olması için Menzil isimli kitapevi açılmıştı. O dönemde, bu kitapevi çevresini teşkil eden bu grup, sanat-edebiyat çevresi olarak bilinen metropollerdeki bazı edebiyatçı, şair, yazar çevreleri ve yayınevleriyle irtibatlı ve bu çevrelerin çıkardığı kitap, dergi vb. kültürel ürünlerinin satıcısı ve pazarlayıcısı olarak tanınırdı. Aynı zamanda, o dönemde kitapevi sayısı az olduğundan bu kitapevi, Diyarbakır’a dışarıdan gelen misafirlerin, buraya görev icabı gelen memurların ve okumaya gelen öğrencilerin de uğrak yeriydi.

Hem yapısal ve düşünsel özelliklerinden, hem de bireysel ve ahlaki özelliklerinden dolayı o dönemde gerek Diyarbakır merkezinde ve gerekse de bölgedeki diğer İslami şahıs ve gruplarla aralarında bir kaynaşma ve sıcak ilişki bulunmamaktaydı. Hem savundukları fikirler ve hem de kendilerinin dışındaki Müslümanlara karşı tavır, tutum ve davranışlarından dolayı varolan İslami grup ve şahıslar tarafından sevilmiyor ve sert bir şekilde eleştiriliyorlardı. Bu kitapevinin faaliyete geçmesinde sermayesi olan ve bu grubun faaliyetleri içinde yer alan bir çok Müslüman, sonraki dönemlerde bu gruptan ayrıldı. Ayrılan bu insanların bir kısmı ise sonradan Cemaatle beraber oldu. Bu grup, Fidan Güngör çevresi veya kitapevinin isminden dolayı Menzil Grubu olarak biline geldi.

1980 sonrası dönemde, özellikle 1979 İslam inkılabıyla beraber, Ortadoğu ve İslam dünyasında meydana gelen gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de İslami kesimde çok yönlü kültürel ve düşünsel bir aktivite ve hareketlilik dönemi yaşandı. O güne kadar savunulan düşünce, takip edilen hareket ve mücadele yöntemlerini ciddi anlamda sorgulama, tartışma ve eleştirme süreci içine girildi. Bu teorik ve düşünsel canlılık, okuma, tartışma ve eleştiri süreci sonucunda birçok fert ve grupta yapısal ve düşünsel değişiklikler meydana geldi. Böylece, o döneme kadar devam eden düşünsel ve grupsal bazı birliktelikler son buldu. Yeni süreçle beraber farklı ve yeni yapısal ve düşünsel birliktelikler ortaya çıktı. Bu gelişim ve değişim sadece Kürdistan ve Türkiye’ye has bir şey değildi. İslam coğrafyasının birçok yerinde aynı şekilde farklı boyutlarda teorik ve düşünsel bir gelişim, değişim ve yenilenme yaşanıyordu.

Yaşanan bu sürecin neticesinde her yerde ve her kesimde meydana gelen düşünsel ve yapısal değişim ve gelişmelere paralel olarak Menzil grubu da özellikle teorik ve düşünsel açıdan bir değişime uğradı. Bu değişiklik ve yeniliği söylemleriyle ifade etmeye ve göstermeye çalışıyorlardı. Ancak, her ne kadar teorik ve düşünsel bir değişiklik olduysa da, yapısal ve grupsal özelliklerinde bir değişiklik olmadı. Eskisi gibi diğer İslami grup ve fertlerle ilişkilerinde soğukluk ve kopukluk devam ediyordu. Bu dönemde de yine Diyarbakır şehir merkeziyle sınırlı, Menzil kitapevi çevresinde kümelenmiş küçük bir grup olmaktan öteye geçemediler. Bir hareket olmaktan çok bir arkadaş veya mahalle grubu görüntüsü vermekteydiler. Kendileri de bu durumdan kurtulmak ve bu görüntüyü değiştirmek için pratikte bir çaba ve gayret göstermiyorlardı. Aynı şekilde, hem Diyarbakır merkezindeki ve hem de bölge genelindeki Müslümanların bu gruba bakışlarında da ciddi bir değişiklik söz konusu olmadı. Birçok Müslüman fert ve grup tarafından Fidan’ın şahsı ve bu gruba yönelik ağır eleştiri ve ithamlar yapılıyordu.

 

 

[ Geri Dön ]

 

İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git