Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
Allah ve Resûlü bir ise hüküm verdigi zaman, inanmis bir erkek ve kadina o isi kendi isteklerine göre seçme hakki yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karsi gelirse, apaçik bir sapikliga düsmüs olur. Ahzap/36

Bir Hadis:
Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

KENDİ DİLİNDEN HİZBULLAH - 63.BÖLÜM

AVRUPA ALANINDAKİ FAALİYETLERİMİZ VE AVRUPA ÜLKELERİNE ÇAĞRIMIZ

 Cemaat, silahlı mücadele temeli üzerine kurulan ve silahlı propagandayı temel ilke olarak kabul eden bir hareket değildir. Bu kitaptaki açıklamalarımızdan da anlaşılacağı gibi, Cemaatin bugüne kadar girdiği silahlı çatışmaların tümü savunma amaçlı olmuştur. Kendisine imha amaçlı yapılan dayatmalara ve saldırılara karşı varlığını korumak amacıyla meşru müdafaa hakkını kullanmıştır. Yaşadığı silahlı çatışmaların tümü, ortaya çıktığı ve mücadele verdiği alanda gelişmiştir. Silahlı eylemlerini bu alan dışına taşırmamış ve özellikle ülke dışında hiç bir silahlı eylemi olmamıştır.

Cemaatın, Avrupa alanında geniş bir potansiyeli ve sempatizan kitlesi yaşamaktadır. Bu kitlemizin tutum ve davranışları Cemaatın genel siyasi tavır, tutum ve uygulamalarıyla paralel ve uyum içinde olmuştur. Bugüne kadar Cemaatımızın ve bu kitlemizin Avrupa alanında şiddet veya terör olarak nitelendirilebilecek hiçbir eylem veya uygulaması olmamıştır. Her ne kadar Avrupa ülkelerinin Cemaat potansiyeline ve sempatizan kitlesine karşı tutumları bugüne kadar olumlu olmuşsa da, bu tutum ve davranışları insan hakları ve özgürlükler diyarı oldukları şeklindeki iddialarına yaraşır bir şekilde ve istenilen düzeyde olmamıştır. İslami veya Kürt kimliklerinden ve siyasi düşüncelerinden dolayı TC’nin zulmüne uğrayıp mağdur edilen bir çok insanımız, bin bir zorluk ve zahmete katlanarak Avrupa ülkelerine iltica etmektedir. TC, bu insanlar hakkında hiç bir mesnet ve delile dayanmayan gerçek dışı bazı suçlamalarda bulunarak, istediği şekilde belge ve dosyalar düzenleyip kovuşturma açmakta, gerçeği yansıtmayan suç dosyaları hazırlayıp İnterpol’a başvurarak birçok kişi hakkında kırmızı bültenler çıkarmakta ve böylece bu insanların rahat bir şekilde iltica etmelerine ve oturum almalarına engel olmaktadır. Her ne kadar Avrupa ülkeleri TC’nin bu oyunlarını biliyor ve her söylediğine inanmıyorlarsa dahi, arkadaşlarımıza karşı tavır ve tutumlarında bazen TC’nin bu girişimlerinin tesirinde kaldıkları da görülmektedir.

TC tarafından yıllardır Cemaate karşı acımasız bir imha hareketi yürütülmekte, binlerce insan en ağır işkencelere maruz kalmakta, en kötü koşullarda zindanlarda tutulmakta, bazıları yargısız infazlarla hayatlarından olmakta, geniş bir kitleyi teşkil eden bunların aileleri, çocuk ve eşleri kötü muamele ve baskılar sonucu ekonomik, siyasi ve sosyal birçok konuda mağdur edilmektedirler. Bugüne kadar, ne içeride ve ne de dışarıda sözde insan hakları örgütleri ve Avrupa insan hakları kuruluşları bu konuya el atmamıştır. Sanki bu olup bitenler hak ihlalleri değil ve insan hakları kapsamına girmiyormuş gibi, bu duruma ilgisiz ve seyirci kalmaktadırlar. Haklı olarak İslami kimliğinden dolayı Cemaate karşı böyle bir tutum sergileniyor ve bu ayrımcılık yapılıyor diye düşünmekteyiz. Çünkü, şimdiye kadar bu şekilde düşünmemize mani olacak veya bu düşüncemizi haksız çıkaracak bunların bir tutum ve uygulamasına şahit olmadık.

Dileğimiz, Avrupa ülkelerinin, Cemaat hakkında TC ve diğer muhaliflerinin tek taraflı olarak yürüttükleri yanlış tanıtma ve karalama propagandalarının tesirinde kalmamalarıdır. Cemaatı, düşmanlarının ve muhaliflerinin dilinden değil, bizzat kendi dilinden, mücadelesinden, düşünce ve uygulamalarından tanımaları ve buna göre her türlü etkiden uzak ve bağımsız bir tutum ve yaklaşım sergilemeleridir. Aynı şekilde, TC’nin baskı, zulüm ve haksızlıklarından uzak, özgür bir ortamda yaşamak için Avrupa’ya iltica eden insanlarımıza karşı daha olumlu bir tavır içinde olmalarıdır.

 

 

[ Geri Dön ]

 

İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git