DİYARBAKIRA YERLEŞME
Diyarbakır
şehri, blgedeki konumundan dolayı Şehid Rehber ve arkadaşları buraya zel nem
veriyor, faaliyetleri oraya taşımayı ve oradan yrtmeyi istiyorlardı. Bir
yandan blgenin her tarafına, btn medreselere, mollalara, feqilere, İslami
hassasiyeti olanlara gidiliyor, diğer yandan bunlar arasında organik bağlar
oluşturuluyordu. Ancak her ne kadar alışmalar gizli yapılıyor, bireyler
arasındaki organik bağlar, dzenlemeler ve irtibatlar gizli tutuluyorsa bile,
yine de birbirlerine kolayca ve risksizce ulaşabilecek, onlar iin bir buluşma
yeri olacak ve aynı zamanda alışmalara merkezlik edebilecek bir yere ihtiya
duyuluyordu.
Bu amala Şehid Rehber Diyarbakırı faaliyetlerin merkezi olarak seti ve
Diyarbakır Melik Ahmet Caddesi Avrupa pasajında daha nce kurduğu Diyar Ticaret,
İthalat ve İhracat Ltd. Şirketini atı. Şehid Rehberin bir eniştesi vardı. ok
iyi bir insandı, Allah rahmet etsin, sonradan ailece geirdikleri bir trafik
kazasında vefat etti. İzmirde kalıyordu, inşaat işleriyle uğraşıyordu. Şehid
Rehberi ok seviyordu. Ticaret yapsın diye Şehid Rehbere bir miktar para
vermişti. Yukarıda ismi geen Diyar Ltd. şirketi bu para ile kurulmuştu.
Bu iş yeri bir masa ve birka sandalyeden oluşan bir bro idi. Artık bu şehirde
bir buluşma adresleri ve bir oturma yerleri olmuştu. Fakat bu birka ay kadar
kısa bir mddet devam etti. nk bu bro, yapılan yoğun alışmalar karşısında
yetersiz kalıyor ve gereken fonksiyonu icra edemiyordu. Bu şirket hibir ticari
faaliyet yrtmeden kapatıldı.
Bu fonksiyonu ancak bir kitabevi icra edebilirdi. İşi ve zelliği itibariyle
buna uygundu. Bu nedenle 1983 yılının sonbaharında Diyarbakırda İLİM
KİTABEVİ aıldı. Diyarbakır blgenin merkezi ve başşehri durumundaydı. Orada
niversite ve ona bağlı birok faklte vardı ve blgenin her tarafından genler
okumaya geliyordu. Kitabevi hem bir buluşma adresi olacak ve hem de okumaya
ağırlık verilecek, buradan btn blgeye kitap gidecekti. Aynı zamanda
niversite genleri zerinden btn blgeye daha kısa yoldan ulaşılacaktı. Aynen
yle de oldu.
Bu konuda muhterem İ. Bagasi şunları aktarmaktadır: Diyarbakır hepimizin
arzusuydu. Daha Cemaatin ilk zamanlarında tm arkadaşların kalbi Diyarbakır
zerine atıyordu. Diyarbakırda mutlaka faaliyetler yoğunlaşmalı, Mslmanlar
orada alışmalı kanaati hakimdi. Diyarbakırda kim etkin olursa blgede de etkin
olur gereği ilk gnden beri burayı hedef haline getirmişti. Diyarbakır;
brokrasinin, hastanelerin, ticaretin, niversitenin de merkezi idi. Dolayısıyla
oradan hem ulaşım hem iletişim hem sosyal ve siyasi olarak etkileşim ok daha
fazla idi. Şehid Rehberin Kelha Amed şiiri bu hasretin ifadesidir.
İlim kitabevinin aılmasına gelince; bizim legal hibir alanımız yoktu. Bize
hem adres olsun, hem grşme ve iletişim yeri olsun diye buna ihtiyacımız vardı.
Bizim en byk silahımız kitaptır, bu mcadelenin temelinde kitaptan daha etkin
silah yoktur. Kitapevi ok amalıydı; hem adres, hem kitap ihtiyacını karşılama,
hem okumayı yaygınlaştırma ve hem de blgenin birok yerindeki diğer
kitabevlerinin kitap ihtiyalarını karşılamada dağıtım merkezi grevini grme
gibi pek ok fonksiyon stlenmişti.
İlim Kitabevi, dışarıdan gelen insanların adresi idi. Doktora gelenlerin,
niversite imtihanına gelenlerin, ticaret iin gelenlerin, Cemaatin davet ettiği
insanların adresiydi. O dnemde niversite giriş sınavları sadece Diyarbakırda
yapıldığı iin imtihanlara yzlerce ğrenci geliyordu. Hepsiyle ilgileniliyor ve
evlere yerleştiriliyordu. Kitapevinin aılmasından sonra diyebilirim ki
misafirsiz gn gemiyordu. Btn bu insanlar, ka kişi gelmiş, kimler nereye
gidecek, organizesi yapılıyordu, gruplara ayrıştırılıyordu, yerli arkadaşların
Rehberliğinde herkes 35 kişi alıyordu, şehri gezdiriyordu, ilgileniyordu, gece
misafir ediyordu, sabahleyin işi iin onlara refakat ediliyordu.
O dnemde blgenin her tarafından yzlerce molla Diyarbakıra değişik yerlerden
davet ediliyor, Cemaat mensuplarının evlerinde ağırlanıyordu. Bir ka gn devam
eden bu program erevesinde hepsi grlyor, cemaatsel hesapları alınıyor, kim
nerededir, ne yapıyor, faaliyetleri hangi seviyededir, ne tr sorunları vardır
trnden teşkilati grşmeler yapılıyordu. Şehid Rehber btn bunlarla ya
birebir ya da kk gruplar halinde yz yze grşmeler yapıyordu.
Şehid Rehber, kitabevinin aılmasından sonra genelde Diyarbakırda kalmasına
rağmen 1988 yılına kadar evini ve ailesini Batmanda bırakmıştı. 1988de ise
ailesiyle birlikte evini de Diyarbakıra taşıdı.
Şehid Rehber, o dnemde, yakın arkadaşlarıyla birlikte bir ekip kurarak, eğitim
faaliyetleri erevesinde Fi AfakitTealim, Yoldaki İşaretler, Fizilalil
Kuran, Hasan El Benna Risaleleri ve Cemulcevami, Kifayetl Ahyar, İmam
Nevevinin Erbaini gibi kitaplar bastırdı. Bunların bir kısmını Trkeye
tercme ederek basmakla birlikte, bir kısmını da Arapa bastırdı. Bu kitapları
bastırmaktan ama; Medreseliler ile Mektepliler arasındaki
fikir ve dşnce ayrılıklarını ve aradaki farkları bertaraf edip, aynı
kaynaklardan beslenerek akide, fikir ve dşnce birliğini oluşturmaktı.
Şehid Rehber, hi ara vermeden dolaşmaya devam ediyor, srekli yanına birka
arkadaşını alarak ilelere, kylere, oralardaki mollalara, medresede okuyan
talebelere, İslami şahsiyet sahibi olanlara uğruyor, onlarla konuşup sohbetlerde
bulunuyor, yeni tanıdıklarına daveti gtryordu. Onlar da Diyarbakıra
geliyorlar, kitabevine uğruyorlar ve Şehid Rehberi gryorlardı. Bu vesileyle
blgenin hemen hemen her yerinden insanlarla hem tanışma gerekleşmiş, hem
biroğuyla dzenli irtibatlar kurulmuş ve dolayısıyla karşılıklı gidiş gelişler
oluşmuştu. Tabi blgenin pek ok yerinden niversiteyi kazanan yzlerce gen de
bu vesileyle ilim kitabevine referanslı olarak gelmiş oluyordu.
Muhterem İ. Bagasi konuyla ilgili bir anısını şyle ifade ediyor: Kitabevine
ben bakıyordum. Şehid Rehber arada bir gelip otururdu. Akşam saatlerinde
kitapevini kapatıp duruma gre Bismil, Silvan, ınar veya kylere gidiyorduk,
greceklerimizi gryorduk, gece mecburen oralarda kalıp sabah erkenden yine
servis arabalarıyla geri gelip kitapevini aıyorduk. Yani Diyarbakıra
yerleştikten sonra gidiş gelişler azalmadı, hatta daha da oğaldı. Kylere
gidiliyordu, ilelere gidiliyordu, bu sefer artık sadece biz değil, diğer bazı
molla ve niversiteli arkadaşları gnderip oralarda sohbet ettiriyorduk, gidiş
gelişler oğalmıştı.
M.E. Adlı Cemaat mensubu, konuyla ilgili şunları sylyor: Bir gn Şehid
Rehber beni ağırdı, bir yere gideceğiz hazır ol dedi. Bir arkadaşın arabasıyla
gelip beni aldılar. Yanında iki molla arkadaş vardı. Birlikte Bingle gittik.
Gece oraya vardık. Orada M.E.ye misafir olduk. Gece, Molla ve ğretmenlerden
oluşan birka kişi daha geldiler. Ge saatlere kadar sohbet edildi. Ertesi gn
de başka arkadaşlar ile grştk. Bir sonraki gn Binglden ıktık. Solhana,
oradan da Muşa gidecektik. Ovaya inmek zere iken Şehid Rehber: Benim Zivzr
kynde Molla Şefik adında molla bir arkadaşım var, onu ziyaret edelim dedi.
Ky yoluna saptık, yolda kyden gelen birka kişiyle karşılaştık, Şehid Rehber
molla arkadaşını sordu, evde olmadığını sylediler. Bunun zerine Muş yoluna
devam ettik. Şehir girişinde trafik kontrol vardı, bizi durdurup didik didik
aradılar. Sonra yolumuza devam ettik. Muşa gidip iki gece kaldık. Oradan da
Bitlise getik. Bitliste Enver hoca vardı, ok yaşlı ama delikanlı biriydi,
ona uğradık. Bir gece de Bitliste ayrı bir molla arkadaşta kaldık. Gece birka
arkadaş geldiler, sohbet ettik. Ertesi gn yola ıktık Baykan ile Bitlis
arasında heyelan olmuştu. Yolun aılması iin epey bekledik. Bylece birok yere
uğrayıp ziyaret, davet ve tebliğ alışmalarını ifa ederek eve dndk.
Bu gelişmelerin bir sonucu olarak Diyarbakır merkezinde Cemaatin potansiyeli her
geen gn byyor, niversite ğrencilerinin sayısı hızlı bir şekilde
oğalıyordu. yle ki 1985lerde artık blgenin her tarafından niversite okumaya
gelen Cemaat mensupları vardı ve Diyarbakırdaki tm fakltelerde varlıklarını
hissettiriyorlardı. Bu yzden Şehid Rehber, zamanının bir blmn de
Diyarbakırda kalıp, gelen giden insanları grmekle geirmeye başlamıştı.
zellikle niversite sınavları ve niversiteye kayıtların yapıldığı zamanlarda
kitabevinde oturur, gelen gidenleri karşılar, onlarla yoğun mesai geirirdi.
Bazıları birka gn kalırdı. Onlarla hem bireysel ve hem de gelmiş oldukları
işleri konusunda ilgilenir, arkadaşları grevlendirerek refakat ettirirdi.
Kaldıkları ğrenci evlerine gider, onlarla sohbetlerde bulunur, bazılarıyla
dzenli dersler yapardı. Okul bitiminde, gittikleri yerleri yaz boyunca
dolaşarak ziyaret eder, onları orada da grr, kaldıkları yerlerde İslami
alışmalar yapmaları iin programlar uygulatırdı.
Bu arada Şehid Rehber, Diyarbakır merkezdeki camilere ağırlık vermeye başladı.
niversite okuyan birok genci, merkezdeki camilere ynlendirdi ve orada ders
halkaları oluşturmalarını istedi. Bilenlerin ders vermesini, bilmeyenlerin ise
ders almasını istedi. Camideki bu ders vermeler, Kuran okunmasından ve tecvid
ilminden başlayıp, Siyer ve Tefsir ile devam ederek Arapaya kadar uzayan bir
sreti. Ancak Kuran okumayı ve Tecvid ilmini bilmeyenler ok olduğu, zellikle
de mahalleli genler ve ocukların bu konularda ok geri ve yetersiz oldukları
iin camilerde Kuran dersi verilmesi işin asıl kısmını oluşturmuştu.
Diyarbakırdaki cami alışmaları hızlı bir şekilde gelişip yayılmaya başladı.
yle ki artık her mahallede mutlaka en az bir camide alışmalar yapılmaktaydı.
On yıl sonrasında ise, yani 1995lerde Diyarbakır merkezdeki camilerin bir kaı
mstesna tmnde faaliyet yrtlyordu. Toplam 150 cami ve mescitte alışma
yapılmaktaydı ve buralardaki ğrencilerin toplam sayısı 22. 000i bulmuştu.
Devam edecek...